|
GENEL Her konuda yazıp çizebileceğiniz bölümümüz. |
| LinkBack | Seçenekler |
15-Mayıs-2010, 23:52 | #1 (permalink) |
Zümrüt Üye Üyelik tarihi: 08-Haziran-2009 Ad- Soyad: zumrut Bulunduğu yer: Yurt dışı
Mesajlar: 1.249
Teşekkürleri: 1.215
762 mesajına 2.493 kere teşekkür edildi.
| Nükleer Sektör Can Çekişirken.. HAYRET.. Önümde 18 ekim tarihli Amerikan Newsweek dergisi. Japonya'da ekim başında meydana gelen nükleer kazanın ardından konuya geniş yer ayıran dergi, nükleer enerjiden "ömrü tükenmekte olan bir teknoloji" diye söz ediyor. Ve çok çarpıcı rakamlar da veriyor. Hem de dünyada nükleer enerji kullanımını teşvik etmek amacıyla kurulmuş olan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın Başkanı Muhammed ElBaradei gibi yetkili bir ağızdan: "80'li yıllarda dünyada her yıl ortalama 20 - 40 arasında nükleer santral siparişi veriliyor ya da yapımına başlanıyordu. 1997'de tüm dünyada yalnızca 2 yeni nükleer santral siparişi verildi, 5 yeni santral üretime geçti. Ve 1998'de yalnızca 4 tanesinin yapımına başlandı. Bunlar da Çin, Tayvan ve Japonya'daydı. Dünya nükleer teknolojiden vazgeçiyor." Evet, en yetkili ağızdan öğrendiğimize göre 1997'de tüm dünyada sadece 2 nükleer santral siparişi verilmiş. Allah bilir 1998'de hiç sipariş verilmemiştir. Bu yıl biz siparişi verirsek, Newsweek'in deyimiyle ömrü tükenmekte olan bir teknolojiyi sahiplenen tek ülke olacağız belki de. Eğer nükleer enerji risksiz, sorunsuz, ucuz ve temiz bir enerji kaynağıysa, bizim ülkemizde santral kurmak için yarışan 3 ülke için şu soruyu sormak gerek: Neden Kanada'da 1975'ten, ABD'de 1978'den, Almanya'da 1982'den beri tek bir yeni nükleer santral siparişi yok? Bizim nükleer lobinin gözbebeği Fransa bile 2010'a kadarki nükleer programını neden 1997'de askıya aldı? Hatta 2 ay önce neden Carnet Nükleer Santrali'nin yapımını durdurdu? Dünya Mersin'e giderken, bizim neden tersine gittiğimizi Başbakan Bülent Ecevit'in de, Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin de kamuoyunu tatmin edecek düzeyde açıklamaları gerek. ANAP'lı müteahhitler çetesinin baskısını tahmin edebildiğim için, koalisyonun üçüncü ortağından böyle bir açıklama beklemiyorum. Nükleer teknolojinin ömrünün tükenmekte olduğunu savunan sadece Newsweek değil. Almanya'nın dev kuruluşu Siemens'in hafta içinde Münih'te katıldığım basın toplantısında da aynı izlenimi edinmemek olanaksızdı. Siemens'in santral üreten kuruluşu KWU'da, artık nükleer santral siparişi alınmadığı için 500 kişinin işine son verileceği belirtildi. Siemens Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Heinrich von Pierer de "nükleer enerji konusundaki yeni durum nedeniyle KWU bundan böyle mevcut santrallerin bakım ve onarımı ile bu santrallere yakıt temini konularına ağırlık verecektir" dedi. Zaten yandaki sütunlarda da görebileceğiniz gibi elektrik enerjisinin yüzde 28'ini nükleer santrallerden sağlayan Almanya'da Schröder Hükümeti, koalisyondaki Yeşiller Partisi'nin de ısrarıyla nükleer enerjiden vazgeçme kararı almış bulunuyor. Aynı yönde karar alan İsveç, ilk nükleer santralini geçen hafta kapattı bile. Tahmin 4500 santraldı, ancak 434'ü kuruldu Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı IAEA'nın kurulduğu 1957 yılındaki yaygın görüş, nükleer enerjinin elektrik üretiminde geleceğin teknolojisi olacağı yönündeydi. Birbiri ardına kurulan reaktörler, ülkelere sınırsız enerjiyle birlikte zenginlik de getirecek, hatta bu "temiz yakıt," sağlık ve mutluluğun anahtarı olacaktı. Ancak zaman, IAEA'yı ve böyle düşünenleri haksız çıkardı. IAEA'nın o günlerdeki tahminine göre 2000 yılında dünyada 4500 adet nükleer santral olacaktı. Oysa şu anda işletimde olan nükleer santral sayısı tüm dünyada sadece 434 adet. Nükleerciler için müthiş bir düş kırıklığı! Tüm dünyada nükleer santrallardan hızlı bir kaçış varken sayın Ecevit ve sayın Bahçeli'nin konuyu sağduyu ile yeniden gözden geçireceklerini umuyorum. Avrupa, nükleer devrini kapatıyor İsveç ve Almanya'da hükümetler nükleer enerjiden vazgeçme kararı aldı. Fransa bile nükleer programını askıya aldı Dünyadaki elektrik enerjisinin yüzde 16'sı nükleer santrallerden elde ediliyor. ABD'de bu oran yüzde 19. Avrupa'da yüzde 30'a çıkıyor. Zaten dünyadaki toplam 434 nükleer santraldan yüzde 75'i ABD ve Avrupa'da. Ancak aşağıdaki sütunlarda da görebileceğiniz gibi Avrupa nükleer enerjiden vazgeçiyor. Avrupa Birliği üyesi 15 ülkeden İtalya, Yunanistan, Avusturya, Portekiz, Danimarka ve Lüksemburg'da nükleer santral yok. Enerji gereksinmesinin bir bölümünü nükleer enerjiden sağlayanlar bile, bir takvim belirleyerek nükleer enerji devrini kapatıyor. Tek süpergüç ABD'de son nükleer santral siparişi 1978'de verilmiş. Yani o da elektrik üretiminde nükleer enerji kullanımından çoktan vazgeçmiş. Ancak nükleer teknolojinin geliştirilmesi için hala büyük miktarlarda araştırma - geliştirme harcamaları yapıyor. Nedeni ise petrol ve doğalgaz kaynaklarına sahip ülkelere karşı elinde güçlü bir koz bulundurmak. Amerika * Dünyadaki toplam 434 nükleer santralin 104'ü ABD'de. Ancak 1978'den beri nükleer santral siparişi verilmiyor. Son 17 yılda da hiç nükleer santral yapılmadı. * Çernobil'den sonra yapımı süren 128 santral iptal edildi. Fransa Elektrik enerjisinin yüzde 70'ini nükleer kaynaklardan sağlayan Fransa'da bile 1997'de hükümet kararıyla 2010 yılına kadarki nükleer program askıya alındı. Fransa tarihinde ilk kez geçtiğimiz eylülde Yeşiller'in Çevre Bakanı Dominique Voynet'in inisiyatifiyle Carnet Nükleer Santralı'nın yapımı durduruldu. Almanya * Elektrik enerjisinin yüzde 28'ini nükleer santrallerden karşılıyor. Schröder hükümetinin koalisyon protokolunde nükleer enerji kullanımından 20 yıl içinde vazgeçilmesi hükmü yer alıyor. * Yapılan kamuoyu yoklamalarında halkın yüzde 69'u nükleer santrala karşı. * 1986'dan bu yana 4 nükleer santral kapatıldı, yapımı planlanan 1 santraldan da vazgeçildi. İsveç * Elektriğinın yüzde 60'ını nükleer enerjiden sağlayan İsveç'te, ülkedeki 12 nükleer santralin hepsinin 2010 yılına kadar kapatılması kararlaştırıldı. Bu santrallerden ilki Barseback - 1 bu hafta başında kapatıldı. Kanada * 1975'ten beri yeni nükleer santral siparişi verilmedi. Ülkedeki 33 nükleer santralden 7'si kapatıldı İspanya * 56 nükleer santral planlandı, ancak 8 tanesi inşa edildikten sonra 48 tanesi iptal edildi. 1984'te hükümet, yüksek maliyetli olduğu için projelendirilen 5 santralı durdurdu. İtalya * 1987'de yapılan referandumla 3 santral kapatıldı. İngiltere * Çernobil'den sonra yapımı süren 3 santral iptal edildi. İsviçre * 15 yıldır hiç nükleer santral yapılmıyor. 1990'da yapılan referandumla tüm nükleer program askıya alındı. Avusturya * İnşa edilmiş olan nükleer santralları çalıştırmıyor. Filipinler * Tamamlanmış olan nükleer santralları çalıştırmıyor. Brezilya * Yapımı bitmekte olan 2. santralinden ve 1.1 milyar dolar harcadığı 3. nükleer santralinden vazgeçti Çin * İnşaatına başlanan 2 nükleer santralın yapımı askıya alındı. Rusya * Çernobil faciasından sonra onlarca nükleer santral projesi iptal edildi |
zumrut_ kullanıcısına teşekkür eden 4 üye: | Fatih GÜRIŞIK (16-Mayıs-2010), GUNBAN (16-Mayıs-2010), peneplen (16-Mayıs-2010), Tugay NAYKI (15-Mayıs-2010) |
15-Mayıs-2010, 23:54 | #2 (permalink) |
Bizim Coğrafya Yöneticisi Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009 Ad- Soyad: Mustafa Yıldız
Mesajlar: 4.878
Teşekkürleri: 2.435
1.608 mesajına 9.665 kere teşekkür edildi.
| Zümrüt hanım harika bilgiler için teşekkürler.. Bizde nükleer sanrtal kurmak için çabalıyoruz.. Nükleercilere duyurulur..
__________________ ''Bu topraklar bomboş arsalar değildir, adı Vatandır. Vatan; Dünyada, parası, fiyatı, karşılığı, borsası, piyasası olmayan tek şeyin adıdır.'' Nihat GENÇ Cumhuriyet onurla yaşar! Cumhuriyet bağımsızlıktır, onurumuzdur, dirliğimizdir, bereketimizdir, Nasrettin Hoca'dır, Yunus Emre'dir, bütün bu değerleri çocuklarımıza anlatmaktır. Onur ve şeref kazınmış ve çıkartılmıştır bu topraklardan. Böyle cumhuriyet olacaksa hiç olmasın, yıkılır bir tanesi daha yapılır. Nihat GENÇ[/SIZE] |
16-Mayıs-2010, 09:29 | #4 (permalink) |
Özel Üye Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009 Bulunduğu yer: Kayseri Yaş: 43
Mesajlar: 983
Teşekkürleri: 856
476 mesajına 1.541 kere teşekkür edildi.
| Zümrüt Hanım,çok teşekkürler bu güzel bilgilendirme için,ellerinize sağlık,okudum faydalandım.Yalnız yazının 1990lı yılların sonunda esas olduğunu unutmamak gerek.Yani orda diyor ki: "Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın Başkanı Muhammed ElBaradei gibi yetkili bir ağızdan: "80'li yıllarda dünyada her yıl ortalama 20 - 40 arasında nükleer santral siparişi veriliyor ya da yapımına başlanıyordu. 1997'de tüm dünyada yalnızca 2 yeni nükleer santral siparişi verildi, 5 yeni santral üretime geçti. Ve 1998'de yalnızca 4 tanesinin yapımına başlandı. Bunlar da Çin, Tayvan ve Japonya'daydı. Dünya nükleer teknolojiden vazgeçiyor." Bir kere biz şuan 2010 yılındayız ve şuanki mevcut durum nasıldır?Yine nükleer santraller belli plan ve yatırım dahilinde kurulan tesislerdir.Dünyanın ekonomik durumu ve ekonomik istikrar ortamından etkilenen bir yatırımdır.Yazınızda geçen tarih 1997 yılları ki o tarihlerdebir Rusya bir Uzak Doğu Asya krizleri söz konusu.. |
Etiketler |
Çekişirken, çekişirkenhayret, hayret, nükleer, sektör |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |