KADINLAR
gittiklerinde arkalarında daha büyük boşluklar bırakırlar.
Onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur
Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler,
özenle saklanmış küçülmüş giysiler,, dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
Sık sık boynunu büker "sarıkız".
O teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz
Değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artık sessizdir
Koridor kimsesiz...................... ... Bir kadın gittiğinde...
Bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında;
Bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı,
bir bahçıvan, bir muhasebeci. ..
Bir anne gider...
Bir dost...
Bir arkadaş...
Bir sevgili... ............... Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde.
Hep böyle olur; bir kadın gittiğinde;
övgüler,
uyarılar,
yakınmalar,
dualar
yetim kalır.
Kapı eşiğindeki "Dikkat et..." duyulmaz, annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
Kadınlar,arkalarında büyük boşluklar bırakarak giderler.
Bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında
Ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim" bırakmıştır arkasında.
Bekir Coşkun
__________________ Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hiyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler !!! KEMAL ATATÜRK Öğretmenler ; Cumhuriyet sizden fikri hür,vicdanı hür,irfanı hür nesiller ister
KEMAL ATATÜRK |