Milli Eğitim Bakanlığı genel olarak Ortaöğretim müfredatında değişikliğe giderek öğretmen merkezli eğitimden öğrenci merkezli eğitim ve öğretime geçiş yapmaya karar verdi. Aslında bakanlığın aldığı bu karar birçok eğitimci tarafından da takdirle karşılandı. Fakat her değişim gibi galiba bu müfredat değişikliği de biraz hatta bayaa sancılı oldu. Bence buradaki en büyük sorun işin uygulayıcısı olan öğretmenler ile bakanlığın üst yöneticileri arasındaki iletişim yetersizliğinden kaynaklanıyor. Mesela coğrafya müfredatına Biyoloji ve Tarih gibi derslerden konular eklendi ama bu yapılırken kaç tane öğretmene bunu sordular ve fikir aldılar merak ediyorum?... Coğrafya dersi adeta aşure gibi oldu. Her dersten biraz bulmak mümkün...
Ayrıca ders kitapları yazılırken yapılacak şey bellidir. Türkiye'de Coğrafya biliminde söz sahibi olan, otorite diye kabul edilen 4-5 tane profesör ile Liselerden 4-5 tane zümre başkanını bir araya getirirsiniz. Bu heyet 1-2 yıl içerisinde uygun bir kitap yazarlar. Her 4-5 yılda bir de benzer bir heyet oluşturularak güncellemeler yapılır. Böylece tartışmalar da sona erer.
Bir başka konu da öğretmenlerin yetersizliği. Madem müfredat değişikliğine gidildi ve yeni kitaplar basıldı, neden öğretmenlere bu yeni konularla alakalı hizmet içi eğitim verilmiyor? Yeni basılan kitaplarda uygulamalara ağırlık verilerek konu anlatımı biraz özet geçilmiş buna da eyvallah da neden öğretmenlere rehber olacak bir öğretmen kitabı da basılmıyor?
Daha önce de dediğim gibi bence ciddi bir iletişim problemi yaşanıyor. Bu problemi halledersek diğerleri de kendiliğinden çözülür. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı'na toplu bir dilekçe yazılabilir veya ferdi olarak herkes başvurabilir... |