Özel Üye
Üyelik tarihi: 20-Haziran-2009 Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 221
Teşekkürleri: 95
107 mesajına 561 kere teşekkür edildi.
| 10.Sınıf Coğrafya Doğal Afetler ve Toplum.. (SAYFA /211/214/215/216 ) Doğal afetler ve toplum ETKİNLİK ÇALIŞMASI ( S/ 211) 1-Bir doğa olayının afete dönüşmesine neler etki eder 1- Yeryüzü şekilleri, 2- Jeolojik yapı, 3- İklim özellikleri, 4- Bitki örtülerinin durumu veya yok edilme durumları, 5- Beşeri yapı- insanların bilgi tecrübe, afete hazırlık durumu, teknolojik gelişmişlik düzeyleri) Doğal afetin oluşum şiddeti olarak en üst seviyeye ulaşması afet gurubu içerisine girmesinde etkilidir. 2-Bazı doğal afetlerin dünyanın belli bölgelerinde toplanmalarının nedenleri nelerdir? 1-Volkanizma ve depremler genel olarak levha sınırlarında görülmesi, bazı afetleri de bunların tetiklemesi nedeniyle bunların yakın çevrelerinde oluşur. (Tsunami, heyelan, Çığ düşmesi vb.). 2-Ayrıca tropikal bölge denizleri üzerinde kuvvetli basınç farklarından doğan
kuvvetli fırtına, kasırga, hortum olayları görülmektedir. Bunlarla birlikte olan
şiddetli sağanaklar sel ve baskınlara yol açmaktadır. Özetlersek afetlerin belirli bölgelerde toplanması o bölgede oluşan afetin oluşma koşullarının bulunmasıdır… 3-Ülkemizde son on yılda meydana gelen doğal afetler içinde
sellerin daha fazla yer tutmasının nedenleri nelerdir? 1-Ülkemizin yüksek dağlık ve engeli bir yapıda olması, 2-Ülkemizde genel olarak bitki örtülerinin çok yok edilmesi veya
iç bölgelerde cılız olması, 3-Ülkemizde yarım kurak karakterli iklim ve oluşan sağanak yağışlar. 4- Sel tehlikesi anında insanların doğru ve zamanında uyarılmasını sağlayacak uyarı sisteminin olmamsı. 5- Çarpık kentleşme ve alt yapı nın yeterince yapılmaması veya yetersiz kalması. 4-Yakın çevrenizde yakın zamanda hiç sel felaketi yaşandı mı? Bu soruyu bölgenize göre cevaplandırabilirsiniz… 5-Sellere karşı alınacak önlemler neler olmalıdır? 1-Türkiye’nin meteoroloji radarlarından önce dağlık alanlardaki
yağış miktarlarını iyi bir şekilde tahmin edebilen, şebeke şeklinde
bir ulusal uyarı sistemi geliştirmek.( Türkiye’de, yağan yağışı DMİ,
akışa geçen yağışı ise DSİ ölçmektedir. Hâlbuki ülkemizde toprağın nem durumunu, fırtınanın etkili olma süresi, yağmış ve yağacak olan yağışın miktarlarını vb. belirleyip tahmin eden ve nehirdeki akışı ve yükselmeleri hidro-meteorolojik modeller ile bir bütün içinde sürekli olarak takip edip sel ihbarlarını yapacak şekilde donatılmış ve görevlendirilmiş, bilimsel esaslara göre yönetilen bir teknik kuruluş olmalıdır. Bunun için Türkiye’de de, hidrolojik ve meteorolojik hizmetler bir an önce tek çatı altında toplanmalıdır.) 2-Şehirlerin İmar Planları hazırlanıp yenilenirken, sel yatakları hidro-meteorolojik analiz ve modeller ile ayrıntılı bir şekilde belirlenip buralarda yapılaşmaya kesinlikle izin verilmemelidir. 3-Ülkemizde doğal bitki örtüsü tahribinden vazgeçilmelidir.
Ülkemizin bazı bölgelerinde aşırı ağaç ve orman kesimlerinin neden olduğu ve ağaçların suyu tutucu ve erozyonu önleyici rolünün göz ardı edilmesi sonucu yağmurlar sellere ve çamur deryalarına dönüşmüştür. Bunun tipik örnekleri Senirkent, Zonguldak ve
Trabzon’da meydana gelmiş; trilyonlarca maddî zararın yanında,
tamir edilemez çevresel zararlara sebebiyet vermiştir. 4-Sellenme olayları oluşan akarsu havzalarında sel ve taşkınları önleyici ıslah çalışmaları ve barajların yapılması, 5-İnsanların bu afetler etkileri ve korunma yolları konusunda eğitilmesi,( Sel öncesi, sel anı ve sonrasında halkın yapılması/yapılmaması gerekenler konusunda broşür ve benzeri şekillerle sürekli olarak bilgilendirilmesi gerekir. Ayrıca, ilk ve orta öğretim ders kitaplarındaki meteoroloji ve meteorolojik afetler ile ilgili bilgilerin bu işin uzmanlarınca, doğru ve yeterli bir şekilde verilmesi gerekmektedir. 6-Toprak bilinçli kullanılmalı ve eğimli alanlar ağaçlandırılmalıdır. 7-Modern Hava Durumu programları ile İstanbul, Ankara,
İzmir gibi büyük şehirlerdeki fırtına, sel vb. tehlikeli hava şartları
normal yayınlar kesilip anında, canlı olarak ve naklen verilmelidir. Halk için selden korunmanın yolları: 1-Sel yataklarına yerleşmemek, 2-Meteorolojik sel gözetleme ve uyarılarına anında uymak, 3-Görünüşe aldanma***** dibi görülmeyen hiç bir sel suyuna
yüzerek, yürüyerek ya da otomobil ile girmemek, 4-Yakın bir yerde sel oluşumunun görüldüğü veya duyulduğu an,
hemen daha yüksek güvenli yerlere tırmanmak ve/ya kaçmak şeklinde özetlenebilir. 5-Yaşadığınız çevrede başka doğal afet oldumu çevreyi nasıl etkiledi? 17 Ağustos 1999 Marmara depremi yaşandı. İlçemizde
çok fazla yıkım ve ölüme yol açmasa da yakın çevremizde
çok önemli can, mal kaybına ve çevresel sorunlara neden olmuştur. ETKİNLİK ÇALIŞMASI (SAYFA/ 214 ) 1-Afetlerin sıklık ve şiddet özelliklerini belirleyen faktörler nelerdir. Afetlerin sıklık ve şiddet özelliklerini belirleyen etkenler meydana gelen afetin bulunduğu konum arazi yapısı itibariyle afet oluşumuna uygun koşulları taşıması ,yada atmosfer özelliklerine sahip olması ile açıklanabilir..Örneklendirmek gerekirse Japonya bulunduğu yer itibariyle levha alanlarının karşılaşma alanıdır ,hareketli bir kuşak üzerindedir.Volkanik faaliyetlere ve deprem afetlerine açıktır.Mek***a dolayları büyük okyanuslar ile büyük kıtalar arasında tropikal hava hareketlerine açıktır.En etkin bölgede olmak yada yakınında bulunmak şiddet olayını da etkiler. 2-Kobe,Marmara,Bam depremlerinin büyüklük özelliklerini karşılaştırınız. Kobe (Japonya) 7.2 şiddetinde 6500 kişi öldü ,Marmara 7.4 şiddetinde 57.840 kişi , öldü,Bam (İran) 6.5 şiddetinde 26000 kişi ölmüştür.
Kobe Depremi İran Bam depremi
3-Bu deprem örneklerinden yararlanarak doğal afetlerde kurtarma ve ilk yardımın önemini tartışınız. Doğal afetlerde ilk yardım son derece önemlidir.oluşum şiddetleri yaklaşık aynı olmasına rağmen deprem sonrasındaki müdahale ülkelerin kentleşme kaliteleri, deprem sonrası ortaya çıkan can kaybını ciddi derecede arttırmıştır.Özellikle Türkiye ve İran’da ölü sayısı artmıştır. 4-Kobe ,Marmara ve Bam depremlerinin insanlara olan etkilerini karşılaştırınız. Sosyal,ekonomik ,p***olojik yıkım olmuş bir çok insan hayatını,düzenini,kaybetmiş başka bölgelere göç etmek zorunda kalmış,p***olojik tedavi almıştır.Bu etkiler arttırılabilir. 5-Örneklerden yararlanarak yaşadığınız çevrede ve ya yurdumuzda meydana gelen bir afeti Dünya’nın herhangi bir yerinde oluşmuş doğal afetle karşılaştırınız. 17 Ağustos Depremi ile Kobe depremi karşılaştırıldığında Japonlar depremle yaşamayı öğrenmiş gerekli teknik yapılanmayı sağlamış deprem hayatlarının bir parçası olmuştur.Deprem anındaki yaklaşımları ile müdahaleleri son derece bilinçlidir.Türkiye’de ise deprem sık gerçekleşen bir afet olmaması deprem anında insanları daha bilinçsiz davranmaya yöneltmiştir.Teknik donanımımız yetersizdir.P***olojik olarak depreme çok hazır bir toplum değiliz.Bu verilerden yola çıkarak bu iki afet sonrası ortaya çıkan can kayıplarına bakıldığında deprem felaketi ile ilgili yapılan çalışmaların alınan önlemlerin sonuçları ortaya çıkmaktadır. ETKİNLİK ÇALIŞMASI ( S/ 215): Depremin bir şehre zarar vermesini önlemek için bir şehir planlamacısı coğrafyacı olsaydınız neler yapardınız? 1-Şehir kurulan veya şehrin genişlediği alanların zemin yapısının iyi incelenmesi ve yapılaşmanın sağlam zeminlere yapılaması, yeraltı suyu bakımında zengin olan alüvyal alanlara ve fay hatları üzerinde büyük yerleşim merkezleri kurulmamalı, 2-Çok katlı yapılaşmadan uzak durmak, binaların yapımında sağlam zemin ve yapı malzemesi seçilmelidir. 3-Bitişik nizam yapılaşmadan uzak durmak, 4-İnşaatların yapımında çok dikkatli davranmak, binalar deprem yönetmeliğine uygun inşa etmek, 5-Deprem ihtimali fazla olan yerlerde elektrik, doğal gaz vb. büyük felaketlere sebep olabilecek sistemlerde erken uyarı sistemi kurulmalıdır. 6-Sanayi tesisleri, yollar, barajlar, boru hatları ve tüneller depreme dayanıklı yapılmalıdır. 7-Yüksek binalarda muhtemel depremlere karşı yangın merdivenleri kurulmalıdır. 8-Depremin nedene olabileceği tsunami konusunda deniz kenarında oturan insanlar bilinçlendirilmelidir. ETKİNLİK ÇALIŞMASI ( S/ 216) 1-Aynı büyüklükteki depremler farklı şiddetlerdeki hasarlara neden olabilir mi? Olabilir, Çünkü deprem şiddeti sadece büyüklüğe bağlı değildir. Deprem büyüklüğü yanda başka etkenlerde şiddeti etkiler. Depremin şiddeti nelere bağlıdır? 1-) Büyüklüğüne(magnitüdü) ve süresine, 2-) Odak derinliğine, 3-) Arazinin zemin yapısına, 4-) İnsanların deprem bilinci, bilgi ve teknoloji birikimine, 5-) Deprem merkezine uzaklık durumu, 6-) Yapıların depreme karşı dayanıklı yapılıp yapılmadığı gibi özelliklere göre değişir. 2-Depremlerin insan yaşamına doğrudan ve dolaylı etkileri nelerdir? İnsanların ölümlerine sakat kalmalarına, kaybolmalarına, yaşadıkları mekânların yıkılması ve hasar görmeleri, mal kayıpları, yakınlarını kaybetme, p***olojik sorunlar vb. 3-Deprem sonucu meydana gelecek can ve mal kayıplarını azaltmak için neler yapılmalıdır? Depreme her yönüyle hazırlıklı olmak gerekir. Deprem öncesi, deprem sırası ve sonrasında alınacak önlemleri yi almak, insanları bu konuda iyi eğitmek gerekir. 4-Ülkemizdeki deprem bölgeleri ile yerleşim merkezlerini; sosyal, ekonomik, stratejik olarak ilişkilendiriniz. Ülkemizde deprem kuşakları açısından bakıldığı zaman, Kuzey Anadolu Deprem Kuşağı, Batı Anadolu Deprem Kuşağı sahası içinde ülkemizin nüfusunun en büyük kısmı yaşamaktadır. En büyük şehirlerimiz bu alanlarda bulunmakta, ülkemizin en büyük sanayi tesisleri buralarda bulunmakta, en önemli kara, demir, hava yolları ve suyolları bu alanlardan geçmekte, kıtaları bağlayan boğaz köprüleri buralarda bulunmaktadır. Buralar ülkemizin ekonomisinin kalbini oluşturan alanlardır. Ayrıca ülkemizin en verimli tarım alanları, önemli sıcak kaynakları hep bu hatlar üzerinde bulunmaktadır. |