|
GENEL Her konuda yazıp çizebileceğiniz bölümümüz. |
| LinkBack | Seçenekler |
02-Temmuz-2009, 23:15 | #1 (permalink) |
Yeni Üye Üyelik tarihi: 02-Temmuz-2009
Mesajlar: 16
Teşekkürleri: 14
4 mesajına 9 kere teşekkür edildi.
| Çocukluğumuz ... Benim çocukluğumda annelerimiz çalışmazdı. Okuldan eve geldiğimde boynumdaki anahtarla kapıyı hiç açmadım. Hatta babanım bile anahtarı yoktu. Annem evimizin bir parçasıgibiydi,hep evdeydi. Heryere birlikte giderdik, zaten öyle çok da gidilecek bir yer yoktu ki. En büyük eğlencemiz sokaklarda oynamaktı. Sokakta oynamak diye bir kavram vardı yani.Cafelerde, alış veriş merkezlerinde buluşmazdık.Okula arkadaşlarımızla gider, birlikte çıkar, oynaya, zıplaya yürüyerek gelirdik. Servis falan yoktu. Ayakkabılarımız eskirdi. Hatta öyle olurdu ki; çantalarımızı kaldırımlara koyar oyuna bile dalardık. Annelerimiz bu durumu bildiklerinden, kardeşlerimizle bizlere ekmek arası bir şeyler hazırlar gönderirdi. Mahallemizdeki teyzeler annemiz gibiydi. Susayınca girer evlerine su içerdik. Ya da pencereden bir sürahi bir bardak uzatır, hepimiz aynı bardaktan kana kana içerdik.Kısacacı evine girip gelen (ki sadece çişi gelen giderdi evine) elinde mutlaka yiyecekle dönerdi. Anneleri o arada çocuğuna verdiği şeyden bizlere de gönderirdi.Bu bazen bir kurabiye bazen bir meyve olurdu. Cebimizde harçlığımız olduğunda düşmesin diye çıkarır çantamızın üstüne koyar oyun bitince geri alırdık. Çok garip ama kimse almazdı. Sokaklarımız evimiz kadar güvenli idi. Düşünce kaldırırlar, kavga edince barıştılırdık. Polisler gelmezdi kavgalarımıza, zabıtlar tutulmazdı. Sonra kavgalarımız da öyle ustura, falçata ile olmaz, onlar nedir bilmezdik bile, asla kanla falan da bitmezdi, en fazla saçlarımızdan çeker, hayvan adları sayar, tekme atar, yine oyuna dalardık. Birbirimizin suyundan içer, elmasına diş atardık. Misket oynamaktan parmaklarımız kanar yine de mikrop kapmazdık. Azar işitip, acillere taşınmazdık. Düşerdik ekmek çiğner basarlardı alnımıza, oyuna devam ederdik. Röntgenlere, ultrasonlara girmezdik. Ben bizim çocukluğumuzu çok özledim. Sokaklarımız ruhsuzlaştı sanki.. Komşumu tanımıyorum ama evinin camında temizliğe gelen kadını haftada bir görür kolay gelsin der konuşurum. Onun dışında orada kim oturur hiç bilmem. Evimizi kendimiz temizlerdik, kapı silmece ; bilmem kaç kuruş hepimizin elinde bezler güle oynaya bitirirdik işleri. Evlerimiz var içinde yaşayan yok. Parklarımız var içinde oynayan çocuk yok. Ama her yıl sökülüp yenilenen kaldırımlar, lüks binalar, ışıl ışıl vitrinler, girip çıkan yapay insanlar... Ruh yok, buz gibi buz, bu biz değiliz.. Tahta iskemlelerimiz de oturan yaşlılarımız, onlara dede, nene diye hatırını soran çocuklarımız yok oldu. Ben kapılarında '' vale '' lerin, '' bady '' lerin beklediği yerlerden hep korkmuş çekinmişimdir. Kapısını çarparak örtüyor diye çocuğuna kızıp, taksidini bitiremediği arabanın anahtarını, hiç tanımadığı birine vermek ters gelir bana. Benim değildir bu kültür. Ne ruhuma, ne kültürüme ne de cüzdanıma hitap eder. Nedir bunlar? Reklamlarla desteklenen beyni, ruhu ele geçirilmiş insanlar olduk. Birbirimize yabancı, yalnızlıklarımızla yaşar olduk. İyi de neden böyle olduk ? Biz mi istemiştik? Yoksa hak mı ettik? ya sizce ? |
didem aktaş kullanıcısına teşekkür eden 3 üye: |
02-Temmuz-2009, 23:19 | #2 (permalink) | ||||
Uzman Üye Üyelik tarihi: 05-Haziran-2009 Bulunduğu yer: Çorum
Mesajlar: 475
Teşekkürleri: 75
125 mesajına 263 kere teşekkür edildi.
| Çok dogru milletimizin büyük bir kısmı özentileşti... Ne yazıkki kültürümüz günden güne eriyor..
| ||||
03-Temmuz-2009, 13:49 | #3 (permalink) |
Bizim Coğrafya Yöneticisi Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009 Bulunduğu yer: BURDUR Yaş: 66
Mesajlar: 2.075
Teşekkürleri: 565
836 mesajına 4.324 kere teşekkür edildi.
| Her şey değişim ve gelişim içerisindedir,değişmeyen tek şey değişimin kendisidir,bunlar sadece bize özgü değil ,bu değişim her ülkede kaçınılmz bir durum olsa da bazı değerlerin bu kadar çabuk değişmemesi,yozlaşmaması gerekiyordu..
__________________ Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hiyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler !!! KEMAL ATATÜRK Öğretmenler ; Cumhuriyet sizden fikri hür,vicdanı hür,irfanı hür nesiller ister KEMAL ATATÜRK Konu Cahit ERAYDIN tarafından (03-Temmuz-2009 Saat 15:16 ) değiştirilmiştir. |
03-Temmuz-2009, 14:40 | #4 (permalink) |
Özel Üye Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009 Bulunduğu yer: antep Yaş: 48
Mesajlar: 328
Teşekkürleri: 110
113 mesajına 788 kere teşekkür edildi.
| Okuldan eve geldiğimde boynumdaki anahtarla kapıyı hiç açmadım. Hatta babanım bile anahtarı yoktu. Annem evimizin bir parçasıgibiydi,hep evdeydi. Heryere birlikte giderdik, zaten öyle çok da gidilecek bir yer yoktu ki. En büyük eğlencemiz sokaklarda oynamaktı anne nerde baba nerde şimdi onlar bile birbirini zor görüyor enbüyük eğlencede şimdi internet
__________________ COĞRAFYA AYAKLARLA ÖĞRENİLİR/ÖĞRETİLİR |
Etiketler |
çocukluğumuz |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |