|
GENEL Her konuda yazıp çizebileceğiniz bölümümüz. |
| LinkBack | Seçenekler |
18-Şubat-2010, 20:34 | #1 (permalink) |
Zümrüt Üye Üyelik tarihi: 08-Haziran-2009 Ad- Soyad: zumrut Bulunduğu yer: Yurt dışı
Mesajlar: 1.249
Teşekkürleri: 1.215
762 mesajına 2.493 kere teşekkür edildi.
| Yeni Zelenda Güney Adası.. Yeni zelanda ... son zamanlarda tartışmalara konu olan Zelandiya , iddialara göre ; yeni Zelanda bir kıta % 93 ü sular altında Fiji ve Koledonyayı içine alan bir kara parçası , toplam büyüklüğü Avustralyanın yarısına eşit olan bu kıta; bilimadamları iddiasına göre : Asya ve Avustralya , Okyanusya ile hiç bir kara bağlantısı olmayan yeni bir kıta olduğu varsayılıyor. Kuzeydeki üç haftalık maceramıza ; güneyin buzullarından kopan soğuk rüzgarlarının sertçe estiği başkent Wellington da Feribot bileti alarak son veriyoruz . Bürokrasinin nabzının attığı bu şehir ; coğrafi konumu avantajı ile aynı zamanda güney adasına en yakın limanı bulunan bir köprü , yüzlerce bürokrat veya karavanlı turistlerin son durağı , yabancı elçilikleri , müzeleri ve sınema ve tiyatroda merkez konumu ile bir kültür başkenti , Auckland 'a oranla oldukça sakin görünüyor . Bir gece konakladığımız başkentte diğer bir Norveçli karavancı aile tanışıyor ve deneyimlerimizi paylaşıyoruz . Muhteşem bir feribot yolculuğu yapıyoruz. Yüzlerce küçük yemyeşil adanın birbirlerine dokunurcasına yeşil ile mavinin dansına tanık oluyor ve güvertede uzun zumlu lenslerini heyecan ile değiştiren bir kaç fotoğrafçının arasından ; bizde bir kaç resim alıyoruz. Pıcton güney adasının kuzeydeki ilk limanı, karavanımızın marşına dokunduğumuzda; haritadaki dünyanın midye başkenti dedikleri Havelock a varıyor ; yeşil midyeli bir çeşit poğaçaları ile öğle yemeğimizi geçiştiriyor ; güneyin Antalyası tabirini kullanan ; daha sonra tanışacağımız; Türk öğrencisinin kafesinin bulunduğu Nelson ' a doğru yola koyuluyoruz . Nelson bir sayfiye yeri , önce plajda dev uçurtmaları ile sörf yapan gençleri heyecanla izledikten sonra ; sehir içini gezmek istiyor ; Çinlilerin işlettikleri döner dükkanlarını farkettiğimizde , ticari zekaları oldukça gelişmiş Türklerin olabileceği düşünürken; kendimizi önce dil öğrenmek için gelen sonra fikir değiştirip ; kafe işletmeciliğine balıklama atlayan birinin kafesinde ; pide yerken buluyoruz . Şehirden uzaklaşıyor, pancake rocks denilen erozyona uğramış kayalıklara ulaşıyoruz . Bu kayalıklar turistik ilgi alanı ve koruma altına alınmış, aynı zamanda yüzlerce fok balığı ve deniz aslanlarının üreme ve beslenme alanları Punakaıkı Paparoa Milli Parkı yürüyüş yolları , surf yapabileceğiniz plajları , piknik alanları ile batı kıyılarının en gözde yerlerinden en ilginç olanı diyebiliriz . Dalgaların basıncının büyük bir kaya kütlesinin altından açtığı küçük deliklerin püskürttüğü su parçacıklarının "blow hole " dedikleri bu ilginç ; bir nevi ıslık sesi çıkartan bu kayalıklar da bir süre fok balıklarının güneşlenmelerini seyrediyoruz. Franz joseph glazıer ve Fox glazıer buzulları turkuaz ile buz mavisinin karışımının beyazla karıştırılmış bir renkleri yorumlayan bir ressamın tabloları gibi ; uzaktan bile olsa ; muhteşem görüntüsü ile büyülüyor . Buzullara yürüyüş turları , helikopter turları , dev dört çeker otobüs turlarından herhangi birine karavanımız biraz kaydığı için katılamıyor ve Queenstown a doğru yola koyuluyoruz. Queenstown güneyin adrenalin sporlarının başkenti i hızlı bot seferleri , karlı tepelerden aşağı buz sörfü ,helıkopterden atlayarak kayak . sky dıvıng ,bungy jumpıng , kanyon swıngıng , sky sörf ,tırmanma ,dağcılık , balık tutma gibi sporların yapıldığı bu yerde ben en azından en güvenli olanı seçiyorum. Yolumuz dünyanın en çok merak edilen ve kesinlikle gidilmesi gereken yerlerin bir numarası olarak seçilen Millford Sound , burası ünlü olduğu kadar trafik kazalarında da listenin başında geliyor . Çok dik olan kıvrımlı yolları , buzlanma tehlikesi ile herzaman karşı karşıya olduğu için araba kullanırken çok dikkat edilmesi gerekiyor . Denizden veya helikopter ile ulaşımın mevcut olduğu bu doğa harikası kenarları 1200 ila 1500 metre yükseklikte olan sarp keskin kayalıklarının içine kıvrılan , takriben 15 kilometre bir lagoon oluşturan Tasman denizidir . Soğuk tatlısu şelaleri yüksek keskin yemyeşil yamaçları ile ürpererek ; hayranlıkla izleyeceğiniz bu doğa harikasına bot turları düzenleniyor . Dünyanın en küçük yunus balıklarını görmek isteyenlere ara sıra denize bakmaları tavsiye ediliyor. Yolumuz sarı gözlü penguenleri görmek için Roarıng Bay ve oradan ünlü Moerakı taşlarını merak ediyor Koekohe plajına yöneltiyoruz. Sarı gözlü penguenler soyu tükenmek tehlikesi karşı karşıya kalmaları ; ulusal sembolleri Kıwı kuşu ile aynı zamanlara rastgeliyor . Şu anda ülkelerine hiçbir yabancı bitki sokmayan ; ısrarla yasaklayan Yeni Zelandalılar soyları tükenmekten son anda kurtarılan bazı hayvan ve bitki türlerinin 18 . yüzyıl da İngilizlerin getirdiği hayvan ve bitkilerden kaynaklandığını söylüyorlar . Bir zamanlar Maorilerin tarlalarını sürmek için pulluğa koştukları dev kuş Moa nın yumurta ve iskelet fosillerini ancak ancak müzelerde görebileceğimizi öğreniyor , üzülüyoruz. Invercargıll de bir mola veriyoruz . Sokakları oldukça tenha olan bu şehirde çay molasının ardından, Dunedin üzerinden moerakı taşlarını görmeden önce Dunedini biraz dolaşıyor ; daha önce çok defa gördüğümüz Vıctorıan , Edwardıan sitili mimarisi ile tipik bir İskoç şehri Edinburg a benzerliğini yanında biz daha çok İskoç Dunedın 'e benzetiyoruz. Görenlerin oldukça ilgisini çeken bu kayalar yıllarca kendilerine vuran , yuvarlayan dalgalarla mücadeleleri sonunda birer turistik ilgi odağına dönüşmüşler . Burası Koekohe plajı biraz ileride yine bir iskoç tarzı balıkçı pub ı keşfediyor ve Deniz Ürünleri Sepeti adlı yemeği ısmarlıyoruz . Servis gelmiyor ; çünkü self servis ; gidip kendimiz alıyor ve oldukça şaşırıyoruz . " Ben bir kişilik ısmarladım bu herhalde beş kişilik diyorum" ve hepsini afiyetle yiyorum . Pukeko kuşu ilginç bir kuş aceleci tavrı ve ürkekliği ile farklı bir kuş en azından Kea kuşu gibi arabaların camlarının lastiklerini , sileceklerine zarar vermiyor. Otogo yarımadası ve civarında deniz kenarında kayalıklar fok balıklarının adeta istilasına uğramış gibi .. yanlarına yaklaşmak yasak belli bir uzaklık sınırından seyredilebiliyor . Rotamızı Otago Taıaroa ya Albatrosları ziyaret e gidiyoruz . Albatrosların süzülüşlerini uzaktan farkediyor . Bakıcılarının zorlayışları onları havalandırıyor. Kanatlarını hiç hareket ettirmeden saatlerce rüz garla dans ediyorlar . Müzesi bulunan bu albatros merkezi aynı zamanda kuşları koruma ve kurtarma çalışmaları için Albatros ları yakından görmek isteyenlerden giriş ücreti alıyorlar . Yolumuz Mount Cook , Lake tukopo ve oradan Yüzüklerin Efendisi filminde Gondor krallığının Büyücü kral Mordor un ordusuna karşı verdiği nefes kesen savaş sahnelerinin çekildiği Twızel kasabası ve daha sonra Chrıstchurch e uzanacağız. Mount Cook a en yakın yerleşim alanı Twızel , daha ileri gitmek mümkün değil bu sebeple araç ile gidiliyorsa kesinlikle depolar dolu olmalı , Mount Cook un büyüsüne kapılmamak elde değil , bembeyaz karlı doruklarından süzülen buz gibi turkuaz suların meydana getirdiği bu eşsiz Tukapo gölü herkesi saatlerce esir alıyor sanki ...oturup bir süre uyuşarak seyrediyoruz. Ünlü yapımcı Peter Jackson " Yüzüklerin Efendisi " filmini çekerken ; izin almakta zorlanıyor . Çünkü 1500 kişi ile çektiği savaş sahnelerinde rol alacak kişilerin çevreye zarar vereceği tahrip edeceği düşünülerek ; bir şartla izin veriliyor . Ağaç ve bitkiler köklenecek ve kökleri ile diğer bölgeye nakledilecek . Film setinde çalışanlar ve oyuncuların dolaştığı alanlar kalın halılar ile kaplanacak . Tüm bu şartlar yerine getiriliyor ve savaş sahneleri çekiliyor . Film çekildikten sonra bitkiler tekrar yuvalarına geri taşınıyor . Bu film dünya sinema tarihinde en çok (asker) kişi kullanarak çekilen ilk film ünvanı ile literatürlere geçiyor. Chrıstchurch e yola çıkmadan önce bu güzel lupinlerin büyüsünden bir türlü kurtulamıyorum . Beni alıp o eski masallara götürüyor . Mavisi, pembesi, sarısı, beyazı ile tekrar tekrar onlara bakıyor hüzünlü bir elveda çekiyor , uzaklaşıyorum . Kaptan Cook efsanevi kaşifin heykeli ismini verdiği Mount Cook kadar gururlu etkileyici karlı tepeleri gibi bembeyaz ileri bakıyor yeni rotalara yelken açan göçmen kuşların tükenmeyen yolculuğu gibi.. Chrıstchurch tipik bir İngiliz şehri modern sokakları ,alışveriş mağazaları, Vıctorıan tarzı mimarisi ile Yorkshıre da bir kasaba gibi bir kaç gün konaklıyor ve buradan Sydney e uçuyoruz ama gönlümü zü güney adasında bırakıyoruz . DİĞER YENİ ZELANDA YAZILARI kurtbayram -- 17.09.2008 11:14:56 Doga ve Heyecan Tutkunlarinin Cenneti: Yeni Zelanda -- 0 yorum kurtbayram -- 17.09.2008 11:15:51 Dunyanin En Yasanabilir Besinci Sehri: Auckland ( Yeni Zelanda ) -- 5 yorum Binrota -- 08.11.2007 15:14:48 Yeni Zelanda Denince... -- 1 yorum cherkesh -- 27.02.2008 21:38:02 Yerkurenin Sergisi -- 4 yorum kitapyaziyoruz -- 21.11.2009 09:35:41 ( Kitap yazıyoruz 33 ) YENİ ZELANDA: En Güneydeki Bakir ( ve Batık) Kıta -- 7 yorum timkan -- 20.10.2008 23:00:08 Maori Kültürünü tanımak için; ROTORUA -- 4 yorum TÜMÜ |
zumrut_ kullanıcısına teşekkür edenler: | Tugay NAYKI (18-Şubat-2010) |
18-Şubat-2010, 20:37 | #2 (permalink) |
Bizim Coğrafya Yöneticisi Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009 Ad- Soyad: Mustafa Yıldız
Mesajlar: 4.878
Teşekkürleri: 2.435
1.608 mesajına 9.665 kere teşekkür edildi.
| Zümrüt hanım gerçekten muhteşem bir yer.. Sanırım fotoğrafların bir kısmı size ait olsa gerek.. Bu arada kıyıda ki kaplumbağaya benzeyen kayaçlar gerçekten çok ilginç bir görünüme sahip..
__________________ ''Bu topraklar bomboş arsalar değildir, adı Vatandır. Vatan; Dünyada, parası, fiyatı, karşılığı, borsası, piyasası olmayan tek şeyin adıdır.'' Nihat GENÇ Cumhuriyet onurla yaşar! Cumhuriyet bağımsızlıktır, onurumuzdur, dirliğimizdir, bereketimizdir, Nasrettin Hoca'dır, Yunus Emre'dir, bütün bu değerleri çocuklarımıza anlatmaktır. Onur ve şeref kazınmış ve çıkartılmıştır bu topraklardan. Böyle cumhuriyet olacaksa hiç olmasın, yıkılır bir tanesi daha yapılır. Nihat GENÇ[/SIZE] |
18-Şubat-2010, 20:44 | #3 (permalink) |
Bizim Coğrafya Yöneticisi Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009 Bulunduğu yer: BURDUR Yaş: 66
Mesajlar: 2.075
Teşekkürleri: 565
836 mesajına 4.324 kere teşekkür edildi.
| Gerçekten çok güzel bir bilgilendirme,özellikle kayalıklar ve sahildeki kayalar çok ilginç,teşekkürler...
__________________ Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hiyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler !!! KEMAL ATATÜRK Öğretmenler ; Cumhuriyet sizden fikri hür,vicdanı hür,irfanı hür nesiller ister KEMAL ATATÜRK |
18-Şubat-2010, 21:12 | #4 (permalink) |
Zümrüt Üye Üyelik tarihi: 08-Haziran-2009 Ad- Soyad: zumrut Bulunduğu yer: Yurt dışı
Mesajlar: 1.249
Teşekkürleri: 1.215
762 mesajına 2.493 kere teşekkür edildi.
| hayır tugay bey bana ait olan hiç bir fotoğraf yok . iki üç ay önce karar vermiştim.. bir fotoğraf makinası alıp denemeye, ne derece başarılı olurum bilemem,, çünki hayatımda hiç fotoğraf makinam olmadı .ilgi alanımda değildi. ama şimdi bayaği merak sardı beni....kargacık burgacık çekmeye gayret edeceğim .o zaman sitede paylaşirim olurmu) |
Etiketler |
adasi, adası, güney, yeni, yenİ, zelanda, zelenda |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |