|
GENEL Her konuda yazıp çizebileceğiniz bölümümüz. |
| LinkBack | Seçenekler |
27-Mart-2011, 21:39 | #1 (permalink) |
Zümrüt Üye Üyelik tarihi: 08-Haziran-2009 Ad- Soyad: zumrut Bulunduğu yer: Yurt dışı
Mesajlar: 1.249
Teşekkürleri: 1.215
762 mesajına 2.493 kere teşekkür edildi.
| İşte 10 Bilimsel Efsane.. Foto Belgesel.. Reklamlar İnsanlar uzayda patlar mı, meteorlar atmosfere girdiğinde ısınmadan dolayı mı ısınır? uzayda yer çekimi var mı? her şeyin olduğu gibi bilimin efsaneleri var. işte 10 bilimsel efsane… 1- EVRİMSEL GELİŞİMLER Efsane: Evrim birşeyin gelişmesine neden olur. Gerçek: Doğal ayıklamanın sağlıksız genleri içinden ayıkladığı bir gerçek olsa da, mükemmel olmayan organizmaların hayatını devam ettirdiği örnekler de vardı. Bu örneklere mantarlar, köpek balıkları ve yosunlar da dahildir. Bunlar, oldukça uzun bir süredir hiç değişmemişlerdir. Bu organizmalar kendilerini geliştirmeden çevre yaşamına uyum sağlamışlardır. Diğer sınıflar da değişmiştir, ancak iyi yönde değil. Bazı canlıların çevresi değişmiştir ve onlar da uyum sağlayamamıştır. Sağlıkları, çevreleriyle ilişkilidir, gelişmeleriyle değil. 2- İNSANLAR UZAYDA PATLAR Efsane: Uzayın vakumuna maruz kalan insan bedeni patlar. Gerçek: Bu efsane tamamen bilim kurgu filmlerinin senaryoya biraz daha dramatizm katmak için yarattığı birşeydir. Aslında bir insan uzayda, vakuma maruz kalmadan önce tüm nefesini verirse, 10-15 saniye kadar dayanabilir. Bu, ciğerlerin patlamasına ve kan dolaşımına hava göndermesine engel olur. 15 saniyeden sonra oksijen eksikliği yüzünden insan kendini kaybeder ve bir süre sonra da ölür. 3- EN PARLAK YILDIZ Efsane: Kuzey yarımkürede geceleri en parlak yıldız Kutup Yıldızıdır. Gerçek: Sirius aslında -1,47 çap ile 1,97 büyüklüğünde Polaris’ten daha büyüktür. (Numara küçüldükçe yıldız parlaklığı artar.) Polaris’in önemi gökyüzünde kuzeyi işaretlemesi. İnsanlar bu yüzden yıldızı ‘Kuzey yıldızı’ olarak adlandırır. 4- 5 SANİYE KURALI Efsane: Yere düşürülen yiyecek eğer beş saniye içinde alınırsa güvenli bir şekilde yenebilir. Gerçek: Eğer düşürülen yerde mikroplar varsa, onlar hemen yiyeceğe yapışacaklardır. 5- AY’IN KARANLIK YÜZÜ Efsane: Ay’ın karanlık bir yüzü vardır. Gerçek: Aslında ayın her tarafı belli zamanlarda güneş tarafından aydınlatılır. Bu efsane ise, ayın dünyanın olduğu yerden asla görülemeyecek bir tarafının olmasından kaynaklanır. Bunun nedeni ise med cezirdir. Dünya’nın yer çekim kuvveti o kadar fazladır ki ay bize sadece bir yüzünü gösterebilir. 6- BEYİN HÜCRELERİ Efsane: Beyin hücreleri yeniden oluşamaz. Birisi ölürse, yeri doldurulamaz. Gerçek: Bu inanış uzun bir süre gerçekliğini korumuş ve okullarda öğretilmiştir. Ancak 1998 yılında Kaliforniya La Jolla’daki Salk Enstitüsü yetişkin insanlarda beyin hücrelerinin yenilenebildiğini ortaya çıkarttı. Araştırmaya göre beynin hafızası ve öğrenme merkezi yeni hücreler oluşturabilir. 7- KATİL BOZUK PARA Efsane: Yüksek bir yerden bozuk para atarsanız aşağıdan geçen bir yayayı öldürebilirsiniz. Aslında madeni paranın aerodinamisi yüzünden böyle birşey imkansızdır. Kafasına madeni para düşen birisinin o bölgesi şişebilir ama asla ölmez. 8- SÜRTÜNME SICAKLIĞI Efsane: Meteorlar atmosfere girdiğinde ısınmadan dolayı ısınırlar. Gerçek: Aslında bir meteor atmosfere girdiğinde hızı yüzünden ısınır. Havadaki basınç da taşı sıkıştırır ve bu yüzden güzel bir görüntü ortaya çıkar. Meteorlarla ilgili bir diğer efsane ise onların yere düştüğünde çok sıcak olduğudur. Bu da tamamen yanlıştır çünkü bulunduklarında çoğu zaman buzla kaplı olurlar. Çünkü uzaydaki yolculukları sırasında soğurlar ve dünyanın sıcaklığı onları çözemez. 9- YILDIRIM Efsane: Bir yıldırım asla düştüğü yere bir daha düşmez Gerçek: Yıldırımlar çoğunlukla uzun ağaçların ya da binaların olduğu yerlerde daha sık görülür. Yıldırım, en uzun objeyi kendine hedef olarak seçer ve daha uzun objeye gidene kadar bir kaç kere aynı yere düşebilir. 10- UZAYDAKİ YER ÇEKİMİ Efsane: uzayda yer çekimi yoktur. Gerçek: Aslında uzayda oldukça fazla yer çekimi vardır. Astranotların uzayda ağırlıksız gibi durmasının tek nedeni dünyanın yörüngesine oturmuş olmalarıdır. Dünyanın yer çekimi de onları çekmektedir, yani dünyaya düşmektedirler ancak bu çok yavaş bir hızda oluşur. Bir uzay mekiği dünyanın yörüngesine yerleştiğinde yer çekimi sadece %10 azalır. Not: Astranotların uzay mekiğinin içinde ‘uçması’ mekikle aynı hızda dünyaya düşmeleridir. Ama bu çok yavaş bir şekilde olur. Dünyanın üzerinde durmamız, bizim düşmemizi engeller, biz zaten bir zemindeyizdir. Ancak uzaya çıkanlar, dünyaya doğru çekilirler. |
zumrut_ kullanıcısına teşekkür edenler: | cedikli (28-Mart-2011) |
Etiketler |
belgesel, bilimsel, efsane, foto, işte, İşte |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |