GENEL TOPİK

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ( SSCB ), Birinci Dünya Savaşı'nın devam ettiği 1917 yılında Şubat Devrimi ile Rus Çarlığının yıkılması ve Ekim Devrimi ile Bolşeviklerin iktidara gelmesiyle kurulmuş bir devlettir. SSCB varlığını sürdürdüğü yıllarda 22.403.000 kilometrekarelik yüz ölçümü ile dünyanın en büyük sınırlara sahip ülkesiydi. Sınırların genişliği SSCB çatısı altında 293.047.571 kişinin yaşamasını sağlıyordu.
Hem siyasi hem de askeri anlamda oldukça büyük güçlere Sahip SSCB soğuk savaş sürecinde ABD karşısındaki güç konumundaydı. Bilim ve teknoloji anlamında büyük gelişmelerin yaşandığı soğuk savaş döneminde yapılan nükleer araştırmalar sırasında ihtiyaç duyulan mika (muskovit, potasyum mika ) madenlerdeki zahmetli çalışmalar sonucunda temin ediliyordu.

Sovyetler döneminde kullanılan bu madenlerin pek çoğu günümüzde terk edilmiş durumda. Çelyabinsk Bölgesi yakınlarındaki Kyshtym şehrinde bulunan ve Stalin Dönemi'nin ardından terk edilmiş bu mika madeni gerçekten oldukça ağır ve kasvetli bir havaya sahip. Madenin havası insana enteresan şekilde umutsuzluk ve azap hislerini yaşatıyor.
1961 yılında terk edilen bu madenin içerisi günümüzde tuhaf yosunlara, mantarlara, yarasalara ve çeşitli canlılara ev sahipliği yapıyor. Maden bulunduğu bölgedeki coğrafi koşullar nedeniyle de sürekli olarak su basma tehlikesi altında. Fakat cesur bir fotoğraf ekibi madenin içerisine girmeyi başarmış. Maden içerisinde ateşle gösteri yapan bazı ekip üyeleri bulunuyor, neyse ki içeride her hangi bir gaz birikmesi oluşmamış yoksa bu fotoğrafları görmemiz pek mümkün olmayabilirdi.

Madenin gizemli ve karanlık atmosferinde muhteşem bir gösteriye imza atılmış.

Maden içerisinde ilerlemek oldukça zor. Madenin duvarlarından dökülen parçalar ve oluşan sarkıtlar ilerlemeyi zorlaştıran etkenlerin başında yer alıyor.

Sarkıtlara oldukça dikkat etmek gerekiyor çünkü uçları sivri bu oluşumlar feci şekilde yaralanmanıza yol açabilir.

Maden içerisinde tehlikeli dikitlerin yanında güzelliği ile etkileyen kar ve buz birikintileri de bulunuyor.

Maden duvarları üzerinde oluşan mantarlar gerek renkleri gerekse de şekilleri ile oldukça ilginçler.

Aynı bölgedeki diğer bir maden de ürkütücü bir havaya sahip. Madenin girişindeki tüneli gören pek çok gönüllü madene girmekten vazgeçiyor ya da cesaretlerini toplayana dek maden girişinde bekliyor. Ancak girmekten korkanlar maden içerisindeki muhteşem ekosistemi kaçırıyorlar. Alınan riskler madeni her ziyaret edene farklı deneyimler yaşama ve tarihin yaşayan bir parçasına tanıklık etme şansı sunuyor.

Maden duvarlarında biriken yüzlerce hatta binlerce su damlası güzel görüntülerin oluşmasını sağlıyor.