Bizim Coğrafya - Hayat Coğrafya'da, Coğrafya Hayatımızda  
Ana Sayfa'ya Git Forum'a Git Arşiv
Go Back   Bizim Coğrafya - Hayat Coğrafya'da, Coğrafya Hayatımızda >

SINAVLAR

> KPSS

KPSS KPSS sınavı ile ilgili paylaşımlar.

Coğrafya Ders Notları..(KPSS)

KPSS Coğrafya Ders Notları..(KPSS) Türkiyedeki Dağların ve Ovaların Oluşumu 1. DAĞ OLUŞUMU (OROJENİK) HAREKETLERİ Bu hareketler dar zamanda, dar olaylar olarak belirir ve tabakaların duruşunu bozarlar. Hareketler yatay ve dikey olmak üzere iki ...
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 06-Mayıs-2010, 14:18   #1 (permalink)
SİMAY
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2010
Yaş: 35
Mesajlar: 278
Teşekkürleri: 218
165 mesajına 474 kere teşekkür edildi.
Lightbulb KPSS Coğrafya Ders Notları..(KPSS)

Türkiyedeki Dağların ve Ovaların Oluşumu

1. DAĞ OLUŞUMU (OROJENİK) HAREKETLERİ
Bu hareketler dar zamanda, dar olaylar olarak belirir ve tabakaların duruşunu bozarlar. Hareketler yatay ve dikey olmak üzere iki yönde gelişir. Genellikle, yatay (tanjansiyal) hareketler kıvrılma ve kıvrım dağlarına, dikey hareketler de (radial) kıvrılma ve kırık dağlarına yer verirler. Bununla birlikte, bu iki gurup arasında kesin bir sınır çizmek olanaksızdır. Çünkü, sert tabakalarda kırılma olurken, hemen yanındaki yumuşak tortullar kıvrılabilir. Bu nedenle kıvrım ve kırık dağları birbirinin içine girmiş olarak da uzanırlar. Diğer bir özellik de, yatay ve dikey hareketlerin aynı anda oluşmaları ya da birbiri ardınca gelmeleridir.

Yatay ve dikey hareketler sonucunda oluşan, kıvrılma ve kırık dağları yeryüzünün “Öz Yapı” yüzeyini oluştururlar. Aşağıda işleyeceğimiz yerkabuğu yaylanmaları (epirojenik hareketler) ile dağ oluşumu (orojenik) hareketinin ikisine birden yer kabuğunun yer sanatı (tektonik) öz yapı yüzeyini (strüktür) oluşturur. Dış güçler bu yüzeyi işler, değiştirir ve kendine özgü yer şekilleri doğururlar. Dağ oluşumu hareketleri iki yapı biçimi oluştururlar: Kıvrılma ve Kırılma.

1.Kıvrılma Ve Kırılma Dağları
Jeolojik devirler boyunca iç güçlerin oluşturdukları kabarıklar, yine jeolojik devirler boyunca yine dış güçler boyunca aşındırılırlar. Kabarıklıklar aşındırıla aşındırıla dalgalı bir düzlük durumuna gelir. Bu dalgalı düzlüğe, “Yontukdüz (Peneplen)” adı verilir. Yontula yontula düzleşmiş arazi demektir. Tortullar derin deniz diplerindeki tortulanma alanlarına (jeosenklinallerde) biriktirilirler. Bazen de yeryüzündeki çukurluklarda ve göl çanaklarında tortulanırlar. Yeniden aşındırma, taşıma ve biriktirmelerle çanaklar dolar.Yer yüzü çukurluğu düzleşir, deniz ya da gölün derinliği azalır. Kimi zaman deniz ya da gölün o bölümü, bütünü ile dolarak karalaşır.

Tortullarla dolu olan bir tortulanma çanağı, dengesini yitirmiş ve birbirine yaklaşan iki yer kabuğu bölümü (şole) arasında kalacak olursa; sıkışır. Başka bir sözle, yan basınçlara uğrayınca hacmi daralır. İçindeki yumuşak tortullar daralan bu yere sığmayarak kıvrılır ve su yüzüne çıkar. Bu olaya kıvrılma, oluşan dağlara da kıvrım dağları denir.

Tortulanma çanaklarının su altında ya da yer yüzünde olma özelliğine göre, kıvrılma iki biçimde gerçekleşir. Gerçek kıvrılma ve bükülme. Su altı tortulanma çanaklarında da yan basınçların özelliğine göre, çeşitli kıvrılma biçimleri oluşur. Bunlar da genel olarak düzgün kıvrılma ve düzensiz kıvrılma diye iki grupta toplanır.

a-Düzgün Kıvrılma:
Tortulanma çanağının kenarlarına yapılan basınç eşit değerlerde ise, tabakalar düzgün olarak kıvrılır. Tabaka ya da kıvrım dağı kabarıklığı ve çukurluğu oluşur. Kıvrım dağı ya da kıvrılmış tabakadaki kabarıklığa (kemerleşmeye) “Antiklinal”, çukurluğa (oluklaşmış) da “Senklinal” adları verilir.

b-Düzensiz Kıvrılmalar:
Tortulanma çanağının kenarlarına yapılan basınçlar eşit değerlerde değil ise, “Düzesiz” kıvrılma olur. Basıncın çok olduğu yandaki tortullar, basıncın az olduğu yandaki tortulların üzerine eğilir, devrilir, biner ya da o tabakaların üzerine aşar. Basınç değerleri ayrıcalık çok değilse, basıncın çok geldiği yandaki tabakalar az geldiği yandaki tabakalara doğru eğilir ki, buna “Eğri Kıvrım” denir. Basınç ayrıcalığı çoğaldıkça, tabalar devrilir “Devrik Kıvrım”, birbiri üzerine biner “Binmiş Kıvrım”, biri diğeri üzerine aşar “Aşmış Kıvrım (Şaryajlı Kıvrılma)” biçimleri oluşur.

c-Bükülme (Fleksür):
Katı yer kabuğunun çukurluklarında birikmiş olan tortullar yan basınçlarla etkilenirse, Herhangi bir yerinden bükülür. Bu olaya bükülme, oluşan şekle bükülmüş tabakalar (fleksür) ve bükülme sonucu oluşan basamağa bükülme basmağı denir. Bükülmede tabakalar süreklidir. Tabakalarda kırılma yırtılma olmamıştır. Basınç etkisi ile tabakaların bir bölümü aşağıda kalmış ve aralarındaki bir bölüm bükülmüştür. Bir yörede büküklü yapı çok yer tutarsa, buraya büküklü yöre adı verilir.

Kıvrım bölgelerinde ve kıvrım dağlarında kıvrılma biçimlerinin hepsi bir arada ve birbirinin içine girmiş olarak bulunur. l. Jeolojik Devirde oluşan Kaledoniyen, Hersiniyen ve lll. Jeolojik Devirde oluşan Alp-Himalaya sistemlerine bağlı dağlar, kıvrım dağları olarak oluşmuşlardır. Ancak, zamanımız kıvrım dağları yalnız Alpin (Alp-Himalaya) oluşumlarına bağlıdır. İleride görülebileceği gibi, Kaledoniyen ve Hersiniyen oluşumları kıvrım dağları özelliğini yitirerek, zamanımızın kırık dağları özelliğini kazanmışlardır. Genç kıvrım dağları olan Alpin sistem oluşumları, yeryüzünde Büyük Okyanus’u çevreleyecek biçimde ve büyük bir “H” harfi çizerek uzanır.

2.Kırılma Ve Kırık Dağları
Kıvrılma olayı yatay yönde yerkabuğu hareketleri sonucu oluşurken, kırılma olayı dikey yönlü hareketler sonucu oluşur. Ancak, kırılmanın olabilmesi için dikey yöndeki hareket yeterli değildir. Bu hareketle etkilenen tabakaların kıvrılamayacak kadar sert (berk, rijit) olması gereklidir. Eski yerkabuğu oluşumları bir yandan dış güçlerle aşındırılıp yontukdüz durumuna getirilirken, bir yandan da tabakaları oluşturan taşlar, başkalaşma gibi etkenlerle, sertleşir. İşte, yontukdüz durumuna gelmiş ve sertleşmiş tabakalar dikey yönlü basınçların etkisinde kalınca, daha önce kıvrılıp sertleşerek kıvrılma özelliğini yitirdiği için, yer yer kırılır, çöker ve yükselir. Bu olaya kırılma ve kırılma sonucu oluşan dağlara da “Kırık Dağları” denir. Kırılmalarla oluşan yeryüzü çatlaklarına da “Fay” adı verilir.

Kırılmalarla kırık basamaklarında oluşur. Kırık basamakları da tabakaların bir bölümü kırık çizgisi boyunca yüksekte kalırken bir bölümü alçakta kalır. Kırk çizgisi boyunca kayan tabaka bölümlerinin her birine “kırığın kanadı” denir. Yüksekte kalana “yukarı giden”, alçakta kalana “alta giden” kanat adı verilir. Kırığın kanatları arasındaki basamak, “kırık basamağıdır”. İki kanat arasındaki yükseklik ayrıcalığı bir kaç metreden, binlerce metreye kadar olabilir. Kırılmalara uğramış bir bölgede, kırık çizgileri ya birbirlerine paralel olarak ya da birbirlerini belirli açılarla kesecek biçimde uzanırlar ve kırık ağları oluştururlar. Kırık basamaklarında, tabakalar süreksizdir. Kırılma ve yırtılmalara uğramışlardır. Basamağın yukarı giden yüzeyi, sürtünme etkisi ile, parlar. Buraya fay aynası denir.

Sertleşmiş yontukdüzler basınçlarla etkilenince, yeryüzü çatlakları boyunca üç durum oluşur:

a-Basınç etkisinde kalan tabakalar bütünü ile yükselir. Ancak, kimi yari çok, kimi yeri az yükselir. Kırılma ve kırık basamakları oluşur.

b-Basınç etkisi ile sert tabakalar bütünü ile alçalır. Ancak, kimi yeri çok, kimi yeri az çöker. Kırılma ve kırık basamakları oluşur.

c-Basınç etkisinde kalan sert tabakaların kimi teri yükselirken, kimi yeri çöker. Kırılma ve kırık basamakları oluşur.

Her üç durumda da kırıklarla çevrili yükseklikler ve çukurluklar doğar. Yerkabuğu çatlakları ile çevrili yüksekliklere “Horst”, çukurluklara “Graben (Çöküntü Hendeği)” adı verilir. Bir kırık bölgesinde ya da kırık dağlarında horst ve gabenler birbirini izler. Ancak, horst ve grabenler birbirine eşit genişlikte olabileceği gibi, geniş horstlar dar grabenler ve dar horstlar geniş grabenler de oluşabilir.

Kırılma olayları genellikle sertleşmiş eski kütleler basınçlara uğrayınca oluşur. Zamanımızda, yeryüzünün ilk karaları olan kıta çekirdekleri l. Jeolojik Devrin kaledoniyen ve hersiniyen oluşumları kırılmalara ve kırık dağlarına yer verirler. Çünkü bu oluşumlar önce kıvrılmışlar, aşınmışlar ve sertleşmişlerdir. Alpin hareketleri ve tektonik hareketler sırasında yeniden basınç etkisinde kalınca, yer yer kırılmışlar, yükselmişler ve çökmüşlerdir. Kırk bölgeleri ve kırılma dağları günümüzde Atlas Okyanusu’nu çevreleyecek biçimde uzanırlar. Basınç etkisinin çok yeğin olması durumunda genç ve serleşmemiş oluşumlar da kırılmalara yer verilebilir. Türkiye’nin batısındaki kırık bölgeleri ve Kuzey Anadolu Çöküntü Hendeği gibi.

2.OVALAR
Akarsular tarafından derin olarak yarılmamış, üzerinde kabarıklar bulunmayan ve eğimi oldukça az olan düzlüklere “Ova” adı verilir. Bu düzlüklerde akarsular, genellikle, salınımlar yaparak, yatakları boyunca akarlar. Bafra, Sakarya, Konya, Büyük Menderes ovaları gibi ovalar, bulundukları yerlere göre, ikiye ayrılırlar: çukur ovalar, yüksek ovalar.

1-Çukur Ovalar:
Deniz yüzeyinden olan yüksekliği az ovalara, çukur ova denir. Çukur ovalar deniz kıyıları boyunca uzanırlar. Çukur ovaların denizden yüksekliği en çok 500 m’ye değin olur. Çukurova, Sakarya, Antalya, Ege Bölgesi ve Harran ovası gibi ovalar, birer çukur ovadır.

2-Yüksek Ova: Deniz yüzeyinden olan yüksekliği çok ovalara, yüksek ova denir. Başka bir deyişle, deniz yüzeyinden olan yüksekliği 500 m’den çok ovalar, yüksek ova adını alır. Bunlar genellikle, iç bölgelerde bulunurlar. Konya, Doğubeyazıt, Muş ovaları gibi ovalar, yüksek ovadır.

Ovalarda da, diğer yeryüzü şekilleri gibi oluşum bakımından çeşitlilik gösterirler. Bu özellikler ile dört grupta toplanırlar:

1-Aşıntı (Yontulma) Ovaları: Aşınmalar sonucu oluşmuş ovalardır. Dış güçler yontukdüz ve kabarıklıkları aşındırarak bu ovaları oluştururlar.

2-Çöküntü Ovaları:
Kırılma olayları sonucu oluşmuş ovalardır. Yerkabuğundaki kırılmalardan sonra oluşan çöküntü hendekleri, dış güçlerin birikintileri ile dolar ve düzleştirilirse, çöküntü ovaları oluşur. Batı Anadolu’daki Gediz, Bakırçay, Küçük ve Büyük Menderes, Hatay’ın Amik ovaları gibi.

3-Birikinti Ovaları:
Dış güçlerin taşıyıp getirdiği birikintilerle oluşmuş ovalardır. Genellikle, akarsu biriktirmesi ile oluşurlar. Birikinti konileri gibi. Akarsular taşıdıkları kum, çakıl, kil gibi dağınık maddeleri hızlarının ya azaldığı ya da bittiği yerde biriktirerek bu ovaları doğururlar. Buraları genellikle, yamaçların eteği, akarsuların genişleyen vadi tabanları ve ağızlarına yakın olan bölümleridir.

4-Alüvyal Ovalar:
Akarsuların taşıdığı alüvyonların, deniz ve göl kıyılarında, sığ yerleri de dolduracak biçimde biriktirilmesi ile oluşmuş ovalardır. Gel-git genliği az iç denizlere dökülen akarsular, taşıdıkları sürüntüleri döküldükleri göl ya da denizin kıyısında biriktirmeğe başlarlar. Zamanla, bu birikinti kıyının sığ yerlerini de doldurarak geniş düzlükler oluştururlar. Böylece oluşan ovalara, alüvyal ovalar adı verilir. Çukurova, Çarşamba ovaları gibi.
JEOLOJİK DEVİRLERDE TÜRKİYE'NİN DURUMU
Türkiye arazisi,Pangea adlı büyük kıt’anın parçalanmasını izleyerek oluşan kuzey kıt’ası (Laurasia) ile güney kıt’ası (Gondvana) arasında kalan Tethys (Tetis) denizinin yer aldığı geniş tortulanma alanında oluşmuştur. Ülkemiz bütünüyle Alp-Himalaya Orojenik Kuşağı içinde bulunmaktadır. Ülkemizde yer şekilleri, çeşitli jeolojik devirlerde oluşmuş arazilere ve bunların özelliklerine de bağlıdır.
1. Birinci Jeolojik (Paleozoik) Zaman: Tetis jeosenklinalinde biriken tortullar yer yer kıvrılarak yükselmiştir. Kıvrılma esnasında, tortullar metamorfizmaya (başkalaşım) uğrayarak sertleşmiş ve birinci zaman sonlarında şiddetli aşınmalar sonucunda düzleşmiştir. Daha sonraki orojenik (dağ oluşumu) hareketleri yölendiren bu eski kütleler, Alp Orojenezi sırasında zaman zaman parçalanmıştır. Faylarla parçalanan bu eski kütlelerin bir kısmı yükselirken, bazıları da çökmüştür. Trakya, Batı Anadolu, Doğu Anadolu ve İç ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde geniş yer kaplayan birinci zaman arazileri ülkemezin temelini oluşturur. Masif adı da verilen bu sert kütlelerin başlıcaları, Trakya’da Yıldız, Batı Anadolu’da Sarıhan, - Menteşe, İç Anadolu’da Kırşehir masifleridir. Bunlardan başka, kuzeyde Devrekani, Güneydoğu Anadolu’da Mardin-Derik civarı, Doğu Anadolu’da Bitlis ile Akdeniz Bölgesinde Anamur – Alanya arası, bu zamanda oluşan metamorfik arazilere örnek teşkil eder. Yine, Zonguldak çevresindeki taş kömürü yatakları da bu zamanda oluşmuştur.
2. Jeolojik (Mezozoyik) Zaman: Tetis jeosenklinalinde biriken tortullar, ikinci zamanın sonundan itibaren kıvrılıp yükselerek su yüzeyine çıkmıştır.
3. Üçüncü Jeolojik (Tersiyer) Zaman: Üçüncü jeolojik zamanda, Anadolu’nun bulunduğu yerdeki jeosenklinalinde biriken tortullar kıvrılmaya başlamıştır. Bu kıvrılma hareketleri sonucunda geniş deniz çanakları daralmaya ve kaybolmaya başlamıştır. Bu zamanın ortalarında, Anadolu kütlesinde karalaşma hızlanmıştır. Alp orojenik hareketleri en şiddetli safhasına ulaşarak, Kuzey Anadolu ve Toros Dağ kuşakları oluşmuştur. Daha sonra Anadolu’nun iç kısımları göllerle kaplanmıştır. Aynı dönemde nemli ve sıcak iklim şartları altında, tropikal ormanlara benzeyen gür bir bitki örtüsü yetişmiştir. Bu bitki örtüsüne bağlı olarak zamanla göl ortamlarında biriken organik malzemeler, günümüzdeki linyit yataklarının oluşumunu sağlamıştır. Üçüncü jeolojik zamanın sonlarında Anadolu’nun iç kısımlarında oluşan göller çekilmeye başlamış ve karalar genişlemiştir. Sıcak iklimin etkisiyle İç ve Doğu Anadolu’daki tuz yatakları bu zamanda oluşmuştur. Ayrıca, Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki petrol alanlarının yer aldığı araziler de bu döneme aittir.
4. Dördüncü Jeolojik (Kuaterner) Zaman: Kuaternerde, daha çok orta kuşakta kalan diğer alanlar gibi, ülkemizde de iklim değişmeleri ön plana çıkmıştır.
GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ GENEL ÖZELLİKLERİ
YER ŞEKİLLERİ
1- Yüz ölçümü en küçük bölgemiz.
2- Yer şekilleri sadedir.
3- Kuzeyden güneye yükselti azalır.
4- Platolar: G. Antep, Urfa, Adıyaman
5- Diyarbakır havzası, Mardin Eşiği yüksek yerler
6- Karacadağ en basık volkandır.
7- Ovalar: Harran, Suruç, Ceylanpınar.
8- Fırat ve Dicle bölgeyi parçalayarak platolar oluşturur.
9- Akarsular araziye gömülmüş , sulama zorunluluğu var.
10- Göl bakımından en fakir bölge. Doğal göl yok.
11- Barajlar: Atatürk, Kral kızı ,Birecik, Deve geçidi. Ilı su, Batman
İKLİM VE BİTKİ TOPLULUĞU
1- Akdeniz ve Karadeniz iklimlerinin geçiş alanıdır.
2- Orta Fırat bölümünde Akdeniz, Dicle bölümünde Karasal iklim.görülür.
3- En yağışlı mevsim kış, en kurak mevsim yazdır.
4- Aşırı sıcak ve buharlaşmadan dolayı kuraklık en fazla.
5- Güneydoğudan samyeli rüzgarı eser. Tarımı olumsuz etkiler.
6- En az yağış alan ikinci bölgemiz.
7- Doğuda bozkır, batıda makiler yaygındır
NÜFUS VE YERLEŞME
1- En az nüfus.
2- Nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının üstünde. Çünkü yüz ölçüm küçük.
3- Nüfus dağ eteklerinde toplanmış. Çukur yerler aşırı sıcak olduğundan nüfus az.
4- Dışarıya göçler son yıllarda azaldı.
5- Mesken tipleri: Kerpiç evler. Yazın serin tutar.
TARIM
1- Tarım alanları geniş ve verimli Buharlaşma-kuraklık ve sulama problemi var.
2- Türkiye’de en fazla k.mercimek, Antep fıstığı, karpuz.
3- Pamuk, tütün, üzüm üretiminde son yıllarda önemli artışlar var.
HAYVANCILIK
1- Küçükbaş hayvancılık ve ihracat gelişmiştir.
2- Dokumacılık yaygındır.
ÇIKARILAN MADENLER
1- Petrol: Adıyaman, Batman ,Diyarbakır, Mardin, Siirt.
2- Batman’da Batman rafinerisi
3- Irak ve Türkiye’nin petrol boru hatları bölgeden geçer.
4- Fosfat: Mazıdağı (Suni Gübre)
5- Cizre-Silopi: Linyit
ULAŞIM
1- Yer şekilleri sade olduğu için ulaşım gelişmiştir.
İÇ ANADOLU BÖLGESİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
YER ŞEKİLLERİ
1- En büyük ikinci bölgemiz.
2- En çok platolar: Cihanbeyli, Haymana,Obruk, Bozok,Uzun yayla
3- En büyük kapalı havzalar: Konya;Tuz gölü, Ereğli, Akşehir
4- Volkan dağları: Erciyes, Hasan , Melendiz, Karacadağ, Karadağ
5- Kenarları dağlarla çevrili, orta kısmı düzdür. Bundan dolayı makineli tarım ve ulaşım
6- Çok gelişmiştir.
7- En çok erozyon. Bitki örtüsünün azlığı, sel rejimli akarsular.
8- En çok peribacası ve kırgıbayır . Volkanik arazide oluşmuştur.
9- En çok nadasa ayrılan topraklar. Yağış azlığı ve sulama yetersizliğinden dolayı.
10- Topraklar tuzlu, kireçli. Buharlaşma fazla.
11- Göller: Tuz ,Akşehir, Eber (tektonik göllerdir.)
12- Mogan ve Eğmir gölleri: Alüvyal set gölleridir.
13- Akarsular: Kızılırmak , Sakarya, Porsuk Çaylarıdır.
14- Kızılırmak üzerindeki barajlar: Hirfanlı, Kesikköprü, Altınkaya barajlarıdır.
15- Sakarya nehri üzerinde: Hasan Polatkan, Gökçekaya barajları
16- En az deprem riski.Eski zaman arazileri olduğu için.
17- Konya ve Karaman

İKLİM VE BİTKİ TOPLULUĞU

1- Asıl step iklimi.
2- Yazlar sıcak ve kurak ,kışlar soğuk ve kar yağışlı.
3- En çok konveksiyonel yağışlar(kırkikindi yağışı)
4- En az yağışlı yer. Konya-Tuz gölü
5- En çok sel ve erozyon.
6- En tipik antropojen bozkırlar.
7- En fazla ilkbahar yağışı

NÜFUS VE YERLEŞME

1- En kalabalık ikinci bölge.
2- Nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının altında
3- Nüfus dağ eteklerinde toplanmış. Yağış fazlalığı dolayısıyla
4- En kalabalık kentler: Ankara, Kayseri,Konya,Eskişehir,Sivas.
5- Kentleşme oranı yüksek, Yukarı Sakarya Bölümü.
6- Toplu yerleşmeler var. Kırsal kesimde kerpiç evler. Yağış azlığı.

EKONOMİ

1- TARIM:
2- En çok yetiştirilen ürünler: Buğday, arpa, ş.pancarı, patates, yeşil mercimek, nohut , fasulye,elma, üzüm.
3- HAYVANCILIK.
4- Tiftik keçisi ve koyun : Ankara çevresinde.
5- MADENLER:
6- Tuz : Tuz gölü
7- Cıva: Sarayönü Niğde
8- Demir: Sivas , Kayseri
9- Bor: Eskişehir
10- Lületaşı: Eskişehir
11- Krom: Eskişehir.
12- Linyit: Ankara, Çankırı, Sivas

SANAYİ
1- Yukarı Sakarya Bölümü çok gelişmiştir. Bölgeyi diğer bölgelere bağlar.
2- Eskişehir : Uçak, lokomotif
3- Kırıkkale’de : silah, cephane fabrikaları.

ULAŞIM

Orta bölümü düz olduğu için, bölgeleri birbirine bağlayan önemli ulaşım yolları bu bölgeden geçer.Güneydoğu Anadolu bölgesi hariç ,her bölgeyle komşudur.




KARADENİZ BÖLGESİ GENEL ÖZELLİKLERİ

YER ŞEKİLLERİ

1- En fazla boylam geçen bölgemiz. En fazla yerel saat farkı.
2- Üçüncü büyük bölge.
3- En fazla sel, deprem, heyelan olayları.
4- Dağlar kıyıya paralel uzanmış .Bunun sonuçları
5- Boyuna kıyılar fazla. Falezler oluşmuş.
6- Kıyılarda girinti ve ç ıkıntı azdır.
7- Doğal limanı az. (Sinop)
8- Deniz ticareti suni limanlardan yapılmaktadır.
9- Koy, körfez az.
10- Kıyılar bol yağış almaktadır. Oroğrafik yağışlar
11- Kıyı ile iç kesimler arası ulaşım zor. Geçitlerden yapılmakta. Kop,Zigana, Ecevit.
12- Kıyı ile iç kesimler arasında iklim farklılığı. Ürün çeşitliliği farkı.
13- Dağlar: Batıda üç sıra halinde, ortada tek sıra halinde, doğuda iki sıra halinde uzanır.
14- Batıda : Kıyıda küre, Canik, Doğu kara deniz dağları.
15- Dağlar arasındaki çöküntü ovaları ve vadiler. Deprem kuşakları.
16- Akarsular:Çoruh, Doğankent çayı, Yeşilırmak, Kızılırmak, Yenice, Bartın, Sakarya
17- Akarsular kısa boyludur. Doğu karadeniz akarsularının rejimi düzenli sayılır.
18- Barajlar: Kızılırmak üzerinde Altınkaya, Yeşilırmak üzerinde H. VeS. Uğurlu .Almus,Sakarya üzerinde: Sarıyar ve Gökçekaya.
19- Göller: Tortum, Sera, Abant,Yediegöller. Heyelan set gölleridir.
20- Karadeniz: Soğuk, dalgalı, tatlı suları, tuzluluk az. Derinlerde canlı yaşamaz.

İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ


1- Kıyıda Asıl karadeniz iklimi: Her mevsim yağışlı. Yazlar serin ,kışlar ılık.
2- İç kesimlerde bozulmuş kara deniz iklimi. Karasal. Sıcaklık ve yağış az.
3- Yağışlar en çok sonbaharda (yamaç ve cephe yağışları)
4- Kıyıda günlük ve yıllık sıcaklık farkı az. İç kesimlerde fazla.
5- En fazla kapalı ve bulutlu gün sayısı.
6- En fazla bağıl nem ve yağış (Rize)
7- En fazla yağışlar : Doğu, batı ve orta kara deniz diye sıralanır.
8- Ilıman okyanus iklimi
9- Bitki örtüsü sık ormanlar. Deniz seviyesinden başlar . Kendini yeniler.
10- Yükseklerde dağ çayırları
11- Ahşap yapılar yaygın
NÜFUS VE YERLEŞME
1- Nüfus fazla değil.
2- Nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının altında.
3- Doğuda tarım, batıda sanayi nüfus çekmektedir.
4- En fazla yurtdışı göç. Sanayi gelişmediği için.
5- Araziler parçalı, dağınık, engebeli, Su kaynakları zengin.
6- Kırsal kesimlerde dağınık, iç kesimlerde toplu yerleşmeler.
7- Kadın nüfus fazla, erkek nüfus az.
EKONOMİ
TARIM
1- Kıyıda yetiştirilen ürünler: çay, fındık ,tütün ,mısır, keten kenevir, pirinç, ş,pancarı, narenciye (Rize ) mikro klima .
2- Mısır buğdayın yerini kıyıda almış . İhraç edilmez. Piyasada tüketilir.
3- İç kesimlerde tahıllar ve ş, pancarı.
HAYVANCILIK
1- Büyük baş hayvancılık, Arıcılık (Ordu)
2- Balıkçılık çok gelişmiş.
MADENLER:
Bakır: Artvin Murgul, Kastamonu Küre. Çıkarılan madenler Samsun’da işlenir.
Linyit: Merzifon, Çeltek, Amasya. Havza
Demir-çelik: Karabük , Ereğli, Taşkömürü havzası.
Çatalağzı termik santrali.
FABRİKALAR
1- Şeker fabrikaları (orta karadeniz)
2- Kağıt, kereste,mobilya üretimi. Çaycuma,Taşköprü, Aksu
3- Sigara ve Çay üreten fabrikalar.
ULAŞIM
1- Yerşekilleri engebeli, ulaşım çok zor.
2- Orta ve batı kara denizden iç kesimlere demiryolu ulaşımı.
3- Ulaşım : doğu ve batıda geçitlerden sağlanır.
4- Kıyıda havaalanları.
MARMARA BÖLGESİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
YERŞEKİLLERİ
1- Güneydoğudan sonra en küçük ikinci bölgemiz.
2- Trakya’daki topraklarına Avrupa, Anadolu’daki topraklarına Asya denir.
3- Ortalama yükseltisi en az .
4- En fazla yeşil renk kullanılmış.
5- Dağları: Yıldız, Koru, Işıklı, Samanlı, Kaz,Uludağ (iç püskürük volkan)
6- Ovalar: Tektonik havzadır.
7- Akarsular: Meriç, Ergene, Susurluk, Sakarya.
8- Göller: Tektonik havzada oluşanlar. Kuş, İznik, Ulubat , Sapanca:Alüvyal set gölü
9- Havzalar: Ergene havzası.
10- Yarımadalar: Çatalca-Kocaeli, Kapıdağı,Armutlu, Biga, Gelibolu
11- Körfezler: Saroz, Bandırma,Erdek,İzmit, Gemlik.
12- B.çekmece, ve K.çekmece, Durusu(terkos) Kıyı set gölleridir.
13- Alt ve üst akıntılar boğazlarda karşılaşırlar. Balıkçılık gelişmiştir.
14- Denizlerde kirlenme var. Sanayileşme, kentleşme, aşırı avlanma.
15- Boğazlar 4. Jeolojik zamanda çökmeyle oluştu. Ria tipi kıyılar.
16- En tehlikeli deprem kuşağı. Kuzey Anadolu fayı bölgeden geçer.
17- Ege denizinde, gökçe ada, bozca ada, Marmara denizi: İmralı,Marmara ,Avşa ad.
18- Yer şekilleri düz ve sade olduğu için, ulaşım çok gelişmiştir. En fazla sanayileşme
İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ
1- İklim ve bitki örtüsü açısından geçiş özelliği gösterir.
2- Güney Marmara da Akdeniz iklimi, Ergene havzasında karasal iklim, Karadenize bakan yamaçlarda kara deniz iklimin geçiş özellikleri görülür.
3- Çok sıcak ve çok yağışlı bir bölgemiz değildir.
4- Kışın kar yağışı ve don olaylarına rastlanır.
5- Balkanlardan gelen soğuk hava kütlelerine açıktır. Yüksek sıradağlar olmadığı için.
6- Kuzeybatıdan karayel gelir. Soğuk ve yağışlı hava getirir.
7- Ergene havzasında bozkır, G. Marmara da maki ve ormanlar ,Yıldız dağlarının kuzey yamaçlarında ormanlara rastlanır.
NÜFUS VE YERLEŞME
1- En fazla nüfus ve nüfus yoğunluğu.
2- En fazla kent, en az kır nüfusu.
3- En çok göç alan bölge. Sebebi, sanayileşme, iş imkanları.
4- En fazla erkek nüfus. En az kadın nüfus.
5- En az doğal nüfus artış hızı.
6- Yoğun nüfuslu yerler: Çatalca,Kocaeli yarımadası., Güney Marmara
7- En az nüfus yoğunluğu: Gelibolu, Biga, Yıldız dağlarının iç kesimleri.
TARIM
1- En fazla ekili-dikili alan..Yüzölçümüne göre.
2- İklim şartlarından dolayı, tarımda ürün çeşitliliği en fazladır.
3- Modern tarım yöntemleri kullanılmıştır. İntan sif tarım.
4- Makineli tarım çok gelişmiştir.
5- Tarımda verim yüksek. Nüfus fazla olduğu için diğer bölgelerden tarım ürünleri ithal eder.
6- En fazla ayçiçeği, pirinç üretimi(ergene havzası, Meriç nehri boyları)
HAYVANCILIK
1- Büyük kentlerin yakınlarında besicilik, ahır hayvancılığı çok gelişmiştir. Talep fazla.
2- En fazla kümes hayvancılığı, modern tavuk ve yumurta çiftlikleri.
3- Mandracılık gelişmiştir.
4- En fazla ipek böcekçiliği,. Suni ipek üretimi.
5- Et ihtiyacının büyük bir kısmını doğu Anadolu dan karşılar.
SANAYİ VE MADENLER
1- Bor madeni. Susurluk havzası.
2- Demir cevheri. Sakarya Çam dağı.
3- Krom. Balıkesir.
4- Volfram: Uludağ
5- Mermer: Marmara adası, Bilecik.
6- Linyit: Trakya ve güney Marmara böl.
7- Hamitabat’ da doğalgaz santrali.
Bölge sanayi ve ticarette çok gelişmiştir.İmalat sanayi ürünlerinin yarısı, sanayi de çalışan işçilerin yarısı,bu bölgede çalışır.En fazla elektrik enerjisi tüketen bölgedir.En çok gelir bu bölgeden elde edilir. En çok vergi veren bölgemiz. En büyük sermaye birikimi.,Bir çok parasal kuruluş ve bankanın merkezidir.Ekonomisi en gelişmiş, Okuma oranı yüksek, kültür ve sosyal hayat hareketli, İş imkanları en fazla olan bölgemizdir.
AKDENİZ BÖLGESİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
YER ŞEKİLLERİ
1- Dördüncü büyük bölgemizdir.
2- Toros Dağları . Alp. Himalaya kıvrım sistemi. 3. Jeolojik zaman.
3- Batı Toroslar: Bey ,Barla, Geyik, Sultan dağları
4- Orta Toroslar: Bolkar, Aladağlar, Tahtalı, Binboğa en yüksek dağlar.
5- Güneydoğu Toroslar: Nur dağları (Amanos lardan başlar=)
6- Toros dağları kıyıya paralel uzanır. Sonuçları:
7- Boyuna, kıyılar, Dalmaçya kıyıları (Kaş ) yaygındır. Falezler meşhurdur.Antalya
8- Akdeniz iklimi iç kesimlere sokulamaz.
9- Ulaşım zordur. Önemli geçitlerden sağlanır.
10- Çubuk Boğazı: Antalya’yı Göller yöresine, Sertavul Geçidi: Karaman ‘ı Silifke’ye
11- Gülek Boğazı: İç Anadoluyu,Çukurova’ya, Belen geçidi: Amik Ovasını, Çukurovaya bağlar.
12- Kıta sahanlığı dardır.
13- Doğal limanlar yoktur.
14- Dağlar geniş yer kaplar. Tarıma ayrılan arazi azdır.
15- Körfezler: Antalya, İskenderun.
16- Yarımadalar: Taşeli, Teke.
17- Bölgede karstik arazi ve şekiller çok yaygındır.
18- Toros dağları,Taşeli,Teke platoları, Göller Yöresi karstik yapılardır.
19- En çok mağaralar, yer altı suları, şelaleler. (karstik araziden dolayı)
20- Ovalar: Çukurova, Silifke: Delta ovaları. Amik.:Graben ovasıdır.
21- Karstik ovalar: Antalya, Tefenni, Elmalı. Kestel., Acıpayam. Korkuteli.
22- Akarsular: Asi, Seyhan, Ceyhan, Göksu, Aksu,Köprü.,Manavgat, Dalaman çayı.
23- Akarsuların debisi, kışın artar, yazın azalır. Rejimleri düzensizdir.
24- Göller: Karstik ve Tektonik oluşumludurlar. Beyşehir, Eğirdir,Burdur, Acıgöl.
25- Salda, Suğla, Kestel, Avlan ,Kovada, Yarışçı vb.
26- Önemli mağaralar. Beldibi, İnsuyu, Karain, Damlataş,Cennet-Cehennem Obrukları,Ashab-ı Keyf (yedi uyurlar.)
İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ
1- Kıyıda tipik akdeniz iklimi görülür.
2- İç kesimlere gidildikçe karasallaşma başlar.
3- Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır.
4- En yağışlı mevsim kıştır(cephe ve oroğrafik yağışlar)
5- Yaz kuraklığı dinamik yüksek basınçlardan kaynaklanır.
6- En yüksek kış sıcaklıkları (10 derece)
7- Bitki örtüsü: 700-800 m lere kadar makiler, yükseklerde ormanlar vardır.
8- En çok orman yangını.
9- Yaz sıcaklıklarından kaçmak için yüksek yaylalar..
NÜFUS VE YERLEŞME
1- Nüfus ve nüfus yoğunluğu azdır. (Dağların geniş yer kaplaması.)
2- Nüfus kıyıda yoğunlaşmıştır. Adana,Mersin, Antalya vb.
3- Seyrek nüfuslu yerler: Taş eli, Teke platoları, Toroslar.
4- Adana bölümü:Geçici işçi göçü alır. Tarım.
5- Antalya bölümü Geçici işçi göçü alır. Turizm.
TARIM
1- Bir dönemde birden çok ürün elde edilir.
2- En az masrafla seracılık/ Güneşlenme fazlalığı.
3- En fazla turfanda meyve ve sebzecilik.
4- Dağlar geniş yer kaplamış. Tarıma ayrılan arazi az.
5- En çok muz, turunçgiller, soya fasulyesi, yer fıstığı, gül,mısır
6- Kıyıda daha çok gelir getiren ürünlere yönelinmiş.
7- Anason, tahıllar, pamuk, zeytin, pirinç (amik ovası.)
HAYVANCILIK
1- Hayvancılık gelirleri azdır.
2- En çok kıl keçisi üretimi.
SANAYİ
1- Tarım kadar gelişmemiştir. Tarıma dayalı sanayi (Adana bölümü)
3- İskenderun ‘da demirçelik fabrikası.
4- Antalya: Ferro krom tesisleri.
5- Mersin: Ataş Rafinerisi.
6- Seydişehir: Alüminyum
7- Keçiborlu: Kükürt
8- Kozan, Karaisalı: Linyit.
9- Toroslar ve Amanoslar da Krom
10- Yumurtalık: Irak ve Türk petrollerinin geldiği depolandığı yer.
TURİZM
Özellikle Antalya bölümünde çok gelişmiştir.
Adana bölümü: Sanayi, ticaret, ulaştırma gelirleri yönünden daha gelişmiştir.
DOĞU ANADOLU BÖLGESİ GENEL ÖZELLİKLERİ
YER ŞEKİLLERİ.

1- En büyük yüz ölçüm.
2- En fazla yükselti , engebelilik.
3- En geniş buzul
4- En hızlı akarsular.
5- En fazla enerji üretimi.
6- En alçak yer. Iğdır Ovası.
7- DAĞLAR

1- Kuzeyde Çimen, Kop, Mescit, Allahu ekber dağları.
2- Ortada Karasu, Aras ,Mercan dağları.
3- Güneyde. Güneydoğu Toroslar.
4- VOLKANLAR
5- En geniş volkanik arazı.
6- Ağrı, Süphan, Nemrut, Tendürek.
7- PLATOLAR
8- Erzurum,Kars,Ardahan,Tunceli platoları.
9- OVALAR
10- Kuzeyde. Erzincan, Erzurum, Horasan, Pasinler, Kağızman, Iğdır Ovaları
11- AKARSU VE GÖLLER
12- Aras-Kura Hazar denizine
13- Fırat,Dicle Basra Körfezine
14- Akarsuların debisi yaz ve kış azalır.
15- Akarsular denge profiline ulaşmamıştır.
16- Van, Çıldır, Erçek, Nazik. Balık gölleri. Volkan set gölleridir.
17- YÜKSELTİDEN DOLAYI
18- Tarım arazisi daralmış, sıcaklıklar azalmış, Ürün çeşidi azalmış. Yaz yağışları. Çayır ve meralar artmıştır.
İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ
1- En şiddetli karasallık.
2- En fazla kar yağışı ,donlu gün sayısı.
3- En fazla kış basıncı.
4- En düşük toprak sıcaklığı.
5- En düşük yıllık sıcaklık ortalaması.
6- En yüksek yıllık sıcaklık farkı.
7- En geç ürün olgunlaşması.
8- Ovada bozkır, yükseklerde dağ çayırları.
NÜFUS V E YERLEŞME
1- En az nüfus yoğunluğu (km kareye 36 kişi)
2- Toplu yerleşmeler görülür.
3- Şehirleşme oranı az.
4- Karadeniz bölgesinden sonra en çok göç .
5- Tarımsal nüfus yoğunluğu fazla.
TARIM ÜRÜNLERİ
1- Yükseltiden dolayı en çok arpa üretimi.
2- En çok kaysı(Malatya)
3- En az sebze tarımı
4- En az turfanda meyve sebze üretimi, seracılık
5- En çok büyükbaş hayvancılık.
SANAYİ VE MADENLER
1- En fazla yer altı zenginliği Yukarı Fırat Bölümü
2- Demir: Divriği, Hekimhan, Hasan Çelebi
3- Krom: Ergani Guleman, Maden
4- Bakır: Ergani,Maden
5- Kurşun-Çinko Keban’da işlenir.
6- Linyit: Elbistan santrali
7- Oltu taşı: Erzurum.
8- Kaya tuzu:Kağızman,Kars
SANAYİ TESİSLERİ
1- Et kombinaları: Van, Erzurum,Kars
2- Şeker fabrikaları: Erzurum, Ağrı, Kars,Muş ,Erzincan
3- Dokuma: Malatya,Elazığ
4- Sigara Fabrikaları:Malatya,Bitlis
5- Çimento fabrikaları: Erzurum,Kars, Van
EGE BÖLGESİNİN GENEL Ö ZELLİKLERİ
YER ŞEKİLLERİ
1- Dağlar doğu batı doğrultulu denize dik uzanır.
2- Kıyıdaki dağlar horst : Aydın, Boz, Mandra,Yunt dağları
3- Aradaki ovalar grabendir. : B.Menderes, Gediz, Bakırçay, K.menderes.
4- Dağların kıyıya dik uzanmasının sonuçları
a)- Nemli hava kütleleri iç kesimlere girer.
b)- Kıyılar girintili ve çıkıntılıdır.
c)- Koy ve körfezler fazladır.
d)- Deniz ticareti gelişmiştir.
e)- Kıta sahanlığı gelişmiştir. Delta ovaları oluşmuştur.
f)- İç kesimlere ulaşım kolaydır.
g)- En uzun deniz kıyılarımız.
h)- Enine kıyılar görülür.
5- İç kesimde yüksek platolar Bayat platosu.
6- Yükseklik batıdan doğuya doğru artar.
7- Batı Anadolu fayı bu bölgemizdedir.
8- Akarsular kıyı ovalarında menderesler çizer. Yana aşındırmaları fazladır.
9- Afyon kapalı havzası.
10- Göl bakımından fakir bir bölgemizdir. Çamiçi (Bafa) , Marmara gölü
11- Akarsular: Meriç, Bakırçay, Gediz (demirköprü barajı), B.Menderes (kemer, adı güzel barajları)
12- En genç volkan konileri Manisa Kula çevresi.
13- 4. Zamanda Egeid Karası çöktü. Ege denizi oluştu
14- Muğla yöresi Ria tipi kıyılar.
İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ
1- Kıyıda akdeniz iklimi. İç kesimlere 150-200 km. sokulur.
2- Kar yağışları ve don olayları azdır. (kıyıda)
3- Sıcaklık güneyden kuzeye doğru azalır.
4- Sıcaklık batıdan doğuya doğru azalır. (yükselti)
5- Kıyıda deniz meltemi görülür. (imbat)
6- İç kesimlere gidildikçe yükselti artar. Karasallaşma başlar.
7- Kıyıda makiler. (400 m) lere kadar,yükseklerde ormanlar, iç kesimlerde bozkırlar var.
NÜFUS VE YERLEŞME
1- En çok nüfus yoğunluğuna sahip ikinci bölgemiz.
2- Nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının üstünde. Yüzölçümü küçük.
3- En çok göç alan ikinci bölgemiz. Sanayi ,ticaret ve tarım geliştiği için.
4- Kıyılarda nüfus yoğunluğu fazla, iç kesimler tenha. Yükselti arttığı için.
5- Kıyılar göç alırken, iç kesimler göç verir.
6- En yüksek kentleşme
7- Turizme bağlı iç göçler kıyıda görülür.
8- Kırsal kesimde yerleşmeler topludur.
9- Menteşe yöresi fazla yağış almasına rağmen az nüfuslanmış. Yükselti fazlalığı
TARIM
1- Düz arazi , verimli topraklar, sulama çok gelişmiş
2- En çok: Haşhaş, tütün, zeytin, pamuk, üzüm, incir.
3- İç kesimlerde tahıllar, ş,pancarı, patates
4- En çok dikili alan (meyve bahçeleri.)
5- Bölümler arası en fazla fark.
6- En çok bal üreten ikinci bölgemiz.
SANAYİ VE MADENLER
1- Aliağa petrol rafinerisi, Tariş fabrikalar zinciri, Dokuma sanayisi çok gelişmiş.
2- Linyit : Soma, tavşanlı, tunçbilek, yatağan , gökova ve termik santraller.
3- Krom : Menteşe Yöresi
4- Demir : Eymir.
5- Civa : İzmir. Zımpara taşı.
6- Mermer: Afyon
7- Tuz : İzmir Çam altı tuzlası.
8- Jeotermal enerji: Denizli Sarayköy




Konu SİMAY tarafından (24-Mayıs-2010 Saat 12:18 ) değiştirilmiştir.
SİMAY isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
SİMAY kullanıcısına teşekkür eden 4 üye:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011), bahriaskin (06-Mayıs-2010), Fatih GÜRIŞIK (09-Mayıs-2010), Hocam34 (19-Mayıs-2014)

Alt 06-Mayıs-2010, 14:18   #2 (permalink)
SİMAY
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2010
Yaş: 35
Mesajlar: 278
Teşekkürleri: 218
165 mesajına 474 kere teşekkür edildi.
Lightbulb Coğrafi Bölgelerimiz

Türkiye'miz çok geniş bir ülkedir.
Yurdumuzun doğal yapısı, iklim özellikleri her yerde aynı değildir.
Bazı yerler dağlık, bazı yerler düzlüktür.
Bazı yerler deniz kenarı, bazı yerler denizden uzaktır.
Bazı yerle çok yağışlı, bazı yerler kuraktır.
İşte yurdumuz yeryüzü şekilleri, iklim özellikleri ve yetişen ürünlere göre " Yedi Coğrafya Bölgesi " ne ayrılmıştır. Bunlar :

KARADENİZ BÖLGESİ
MARMARA BÖLGESİ
EGE BÖLGESİ
AKDENİZ BÖLGESİ
İÇ ANADOLU BÖLGESİ
DOĞU ANADOLU BÖLGESİ
GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ
YURDUMUZUN COĞRAFYA BÖLGELERİ



AKDENİZ BÖLGESİ


AKDENİZ BÖLGESİ

Ülkemizin güneyinde Akdeniz boyunca uzanan bir bölgemizdir.

Kuzeyde Konya havzası, doğuda Uzunyayla ve batıda Köyceğiz ile sınırdır.

FABRİKALARI

Çimento, sigara, şeker, iplik, dokuma, demir-çelik, un ve besin maddeleri fabrikaları ile petrol rafinerileri vardır.

TARIM ÜRÜNLERİ

Buğday, arpa, yulaf, pirinç, pamuk, susam, yerfıdstığı, tütün, muz, turunçgiller (mandalina, portakal, limon, greyfurt) ve her çeşit sebze ve meyvecilik ile turfandacılık önemlidir.

NEHİRLERİ

Seyhan, Ceyhan, Göksu, Dalaman ve Manavgat çayı bölgenin önemli akarsularıdır.

GÖLLERİ

Beyşehir, Burdur, Eğridir, Suğla.

DAĞLARI

Toroslar'da Akdağ, Bozdağ, Nurhak ve Amanos dağları en önemli dağlarıdır.

OVALARI

Çukurova ve Amik ovaları.

LİMANLARI

İskenderun, Mersin, Antalya ve Fethiye.

ŞEHİRLERİ

Adana, Antalya, Antakya, Burdur, Isparta, Kahraman Maraş, Mersin.
TURİZM

Antalya ve Antakya çevresindeki eski eserler ile bölgenin şelaleleri ve plajları turizm bakımından önemli yerlerdir.

Antalya ve Alanya yöresi son yıllarda önemli birer turizm merkezi haline gelmiştir.

Gerek yurt içinden ve gerekse yurt dışından çok sayıda turist yılın her ayında bu bölgeyi ziyaret etmektedir.

Ayrıca bölgede yapılan film festivalleri ve benzeri etkinlikler her geçen gün artmaktadır.

Bölge tarihi, doğası, güneşi, denizi ve konukseverliği ile dünyanın önde gelen turizm merkezlerinden biri haline gelmiştir.


YURDUMUZUN COĞRAFYA BÖLGELERİ


MARMARA BÖLGESİ

MARMARA BÖLGESİ

Türkiye'nin kuzeybatısında yer alır.

Türkiye'nin nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgesidir.

Bölge ekonomik olarak, en gelişmiş bölge özelliğini taşır.

FABRİKALARI

Çimento, kumaş, deri, dokuma, iplik, konserve, şeker, içki, elektrikli ev aletleri, şişe-cam, rafineri, ilaç ve kibrit.

TARIM ÜRÜNLERİ

Buğday, arpa, yulaf, pirinç, pancar, tütün, zeytin, üzüm, incir, sebze ve meyveler, ayçiçeği, ayrıca ipekböceği ve hayvancılıkta önemlidir.

NEHİRLERİ

Meriç, ergene, Gönen, Susurluk

GÖLLERİ

Sapanca, İznik, Manyas, Ulubat, Çekmece ve Terkos

DAĞLARI

Istranca, samanlı, Kozdağ, Alemdağ, Uludağ

OVALARI

Sakarya ve Bursa ovaları.

LİMANLARI

İstanbul, İzmit, Bandırma

ŞEHİRLERİ

Bursa, Balıkesir, Çanakkale, Edirne, İstabul, Kırklareli, Kocaeli (İzmit), Sakarya (Adapazarı), Tekirdağ

TURİZM

İstanbul, Edirne, İzmit, Bursa gibi şehirlerdeki tarihi eserler ve bölge doğal güzellikleriyle turizm bakımından önemlidir.


YURDUMUZUN COĞRAFYA BÖLGELERİ




EGE BÖLGESİ


Türkiye'nin batısında yer alan Ege Bölgesi, kuzeyde Edremit Körfezi kıyılarından güneyde Köyceğiz'e kadar uzanır.

Bu bölgemizin Ege Denizi kıyıları çok girintili çıkıntılıdır.
FABRİKALARI

Çimento, tuğla-kiremit, sabun, yağ, boya, un, konserve, sigara, dokuma, bira, şeker, rafineri ve çeşitli besin maddeleri fabrikaları vardır.
TARIM ÜRÜNLERİ
Buğday, arpa gibi tahıllar, tütün, haşhaş, pamuk gibi tarım ürünleriyle her çeşit sebze ve meyve yetiştirilir. Hayvancılık bölgede yaygındır.

NEHİRLERİ

Gediz, Büyük Menderes, Küçük Menderes önemli akarsularıdır.

GÖLLERİ

Bafa ve Marmara Gölü bölgenin önemli gölleridir.

LİMANLARI

İzmir, Bodrum, Marmaris.

DAĞLARI

Babadağ, Aydın ve Demirci dağları.

OVALARI

Aydın, Manisa ve Akhisar ovaları.

ŞEHİRLERİ

Aydın, Afyon, Denizli, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla, Uşak

TURİZM

İzmir, Bergama ve Efes dolaylarındaki eski eserleri ve Ege kıyıları doğal güzellikleriyle ünlüdür.

Yurdumuza tatil amacıyla giden turistlerin büyük bölümü bu bölgede tatillerini geçirirler.


İÇ ANADOLU BÖLGESİ

İç Anadolu Bölgesi, ülkemizin ortasında yer alır.

Kuzeyde Karadeniz, güneyde Akdeniz, batıda Ege, doğuda Doğu Anadolu bölgeleriyle çevrilidir.

Doğu Anadolu'dan sonra en büyük bölgemizdir.

FABRİKALARI

Çimento, un, tuğla, şarap, makina, vagon, yağ, rafineri, dokuma, şeker ve çeşitli maddeleri üreten fabrikalar vardır.

TARIM ÜRÜNLERİ

Buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç, baklagiller, şekerpancarı, patates, çeşitli sebze ve meyvelerdir. Hayvancılık da yaygın olarak yapılmaktadır.

NEHİRLERİ

Kızılırmak, sakarya, Porsuk bölgenin önemli akarsularıdır.

GÖLLERİ

Tuz gölü, Akşehir ve Eber gölleri vardır.

DAĞLARI

Erciyes, Elmadağ, Akdağ, Tecer ve Hasan dağı.

OVALARI

Eskişehir ve Konya ovaları önemli ovalarıdır.

ŞEHİRLERİ

Başkent Ankara, Aksaray, Çankırı, Eskişehir, Karaman, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Nevşehir, Niğde, Sivas, Yozgat.

TURİZM

Ankara, Sivas, Kayseri, Konya tarih eserler bakımından, Ürgüp ve Avanos çevresi ise peribacalıyla ünlüdür.


KARADENİZ BÖLGESİ


Türkiye'nin kuzeyinde yer alır.
Karadeniz boyunca uzanır.
Bölge ormanlarla kaplıdır.
DAĞLARI

Canik, İsfendiyar, Köroğlu, Ilgaz, Bolu ve Doğu Karadeniz dağları en önemli dağlarıdır.
NEHİRLERİ

Kızılırmak, Yeşilırmak, Sakarya, Filyos ve Çoruh, önemli akarsularıdır.
İKLİMİ

Bölgede Karadeniz iklimi hakimdir. Kışlar soğukça, yazlar serince geçer. Yağışlar her mevsimde görülür.
ŞEHİRLERİ

Zonguldak, Sinop, Bartın, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Bolu, kastamonu, Çorum, Amasya, Gümüşhane, Tokat, Artvin ve Bayburt illeri bulunmktadır.
TARIM ÜRÜNLERİ

Fındık ve çay bölgenin önemli tarımsal ürünleridir.
Ormancılık oldukça yaygındır.
Balıkçılık da halkın önemli geçim kaynaklarındandır.
MADENLERİ

Bölgede bakır, linyit ve maden kömürü yatakları mevcuttur.
Bu bölge, Fatih döneminde Osmanlı yönetimine katılmıştır.
TURİZM

Abant, Borabay gölleri ve Havza kaplıcaları gerçekten görülmeye değer yerlerdir.



DOĞU ANADOLU BÖLGESİ


En büyük coğrafi bölgemizdir.

Kuzeydoğuda Gürcistan, Ermenistan, Nahcivan, güneydoğuda İran ve Irakla sınır komşusudur.

FABRİKALARI

Çimento, şeker, yağ-peynir, şarap, sigara, dokuma ve iplik fabrikaları vardır.

TARIM ÜRÜNLERİ

Tahıl, patates, pirinç, şekerpancarı, tütün, kaysı, şeftali, üzüm ve benzeri ürünler üretilmektedir.

Hayvancılık da bölgenin önemli bir geçim kaynağıdır.

NEHİRLERİ

Dicle, Fırat, Aras, Murat ve Karasu bölgenin önemli akarsularıdır.

GÖLLERİ

Van ve Çıldır gölleri.

DAĞLARI

Ağrı, Nemrut, Süphan.

Ağrı, 5165 metre ile ülkemizin en yüksek dağıdır.

Ağrı, Avrupanın da en yüksek dağıdır.

OVALARI

Malatya ve Muş ovaları önemlidir.

ŞEHİRLERİ

Ağrı, Bitlis, Bingöl, Elazığ, Erzurum, Erzincan, Hakkari, Kars, Malatya, Muş, Tunceli ve Van'dır.

TURİZM

Kars ve Erzurum çevresi kış sporları yönünden önemlidir.

Harput ve Van dolayları eski uygarlıklardan kalma eserler bakımından önemlidir.

Van gölü dolayları görülmeye değer yerlerden birisidir.


GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ


En küçük coğrafi bölgemizdir.

Bölgenin güneyinde Irak ve Suriye yer alır.

Bölgenin batısında Akdeniz Bölgesi vardır.

FABRİKALARI

Çimento, yağ, sabun, iplik, dokuma, içki, besin maddeleri üreten fabrikalar, petrol arıtma tesisileri vardır.

TARIM ÜRÜNLERİ

Buğday, mercimek, nohut, burçak, zeytin, antepfıstığı ve kenevir bölgede yetişen önemli ürünlerdir.

NEHİRLERİ

Dicle, Fırat bölgenin önemli akarsularıdır.

DAĞLARI

Toroslar ve Karacadağ.

OVALARI

Harran ve Antep ovaları.

ŞEHİRLERİ

Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Mardin, siirt, urfa, Batman ve Şırnak'tır.

Batman ve Şırnak son yıllarda şehir statüsüne kavuşmuştur.

TURİZM

Urfa ve Adıyaman dolayları ile Mardin eski uygarlıklardan kalma eserler bakımından zengindir.
SİMAY isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
SİMAY kullanıcısına teşekkür eden 4 üye:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011), bahriaskin (06-Mayıs-2010), Fatih GÜRIŞIK (09-Mayıs-2010), Hocam34 (19-Mayıs-2014)
Alt 07-Mayıs-2010, 11:01   #3 (permalink)
SİMAY
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2010
Yaş: 35
Mesajlar: 278
Teşekkürleri: 218
165 mesajına 474 kere teşekkür edildi.
Standart

evet çalişin öğrencileraz kaldı maraton sona erecek
SİMAY isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
SİMAY kullanıcısına teşekkür edenler:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011)

Alt 09-Mayıs-2010, 22:32   #4 (permalink)
Fatih GÜRIŞIK
Özel Üye
 
Fatih GÜRIŞIK - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009
Bulunduğu yer: Kayseri
Yaş: 43
Mesajlar: 983
Teşekkürleri: 856
476 mesajına 1.541 kere teşekkür edildi.
Standart

Çok teşekkürler ellerinize sağlık bu güzel bilgi paylaşımınız için..
Yalnız ders notunda ilk gözüme çarpan ova sınıflandırmasında ovaları:Çukur ova ve yüksek ova diye sınıflandırmasıdır ki bana çok ilginç geldi.İlk defa böyle bir tasnif görüyorum.Biraz da saçma geldi.
Fatih GÜRIŞIK isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
Fatih GÜRIŞIK kullanıcısına teşekkür eden 2 üye:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011), SİMAY (24-Mayıs-2010)
Alt 24-Mayıs-2010, 12:15   #5 (permalink)
SİMAY
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2010
Yaş: 35
Mesajlar: 278
Teşekkürleri: 218
165 mesajına 474 kere teşekkür edildi.
Standart

Fatih GÜRIŞIK Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Çok teşekkürler ellerinize sağlık bu güzel bilgi paylaşımınız için..
Yalnız ders notunda ilk gözüme çarpan ova sınıflandırmasında ovaları:Çukur ova ve yüksek ova diye sınıflandırmasıdır ki bana çok ilginç geldi.İlk defa böyle bir tasnif görüyorum.Biraz da saçma geldi.
neden saçma geldi ki ders kitaplarında da ayırılarak konu anlatımı mevcut takdir edersiniz ki bilgileri öğrenmek için sınıflandırıldılarak ve ayrılarak okunursak %80 beynimizde daha kalıcı oluyor ve öğretimi kolaylaştırıyor
eğer ki müfredata uygunsuzsa değiştirebilir veya düzenliyebilirsiniz hocam ki yanlış aksedilmeye meyil vermesin
SİMAY isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
SİMAY kullanıcısına teşekkür edenler:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011)

Alt 24-Mayıs-2010, 12:20   #6 (permalink)
SİMAY
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2010
Yaş: 35
Mesajlar: 278
Teşekkürleri: 218
165 mesajına 474 kere teşekkür edildi.
Standart Depremler

DEPREMLER

Deprem, yer sarsıntısıdır. İnceleyen bilim sismoloji, ölçen alet sismoğraftır. Şiddeti Richter Ölçeğine göre belirlenir.
Depremin kaynağını aldığı yere İç merkez (Hiposantr),yer yüzünde buna en yakın noktaya da dış merkez (Episantr) denir.

Okyanus veya deniz diplerinde olan depremin etkisiyle dev dalgalar oluşur. Bunlara Tsunami denir.
Oluşumlarına Göre Depremler
1)Çöküntü Depremleri: Yer altındaki mağaraların veya maden ocaklarının çökmesi ile oluşan depremlerdir.
2)Volkanik Depremler : Volkanizma olayı sonucunda etkili olan depremlerdir.
3)Tektonik Depremler: Kıta ve dağ oluşumu hareketleri sırasında yer kabuğunda meydana gelen sıkışma ve kırılmalar sırasında olur. En fazla görülen deprem çeşididir. Etki alanı çok geniştir.
Not: Dünya üzerindeki volkanik alanlarla; deprem bölgeleri, fay hatları, genç kıvrım dağları ve sıcak su kaynakları arasında bir paralellik vardır. Sebebi bu alanlarda yer kabuğunun hareket halinde olmasıdır.


Türkiye’deki Deprem Bölgeleri

1)Kuzey Anadolu Deprem Kuşağı: Saroz körfezinden başlar, Marmara denizinden geçtikten sonra Kuzey Anadolu Dağlarının güneyini takip ederek Van Gölünün kuzeyine doğru uzanır.
2)Batı Anadolu Deprem Kuşağı: Güney Marmara’dan başlar Ege Bölgesindeki çöküntü ovalarını takip eder.
3)Güney Anadolu Deprem Kuşağı: Hatay’dan başlar, Güney Anadolu Toroslarını takip ederek Van gölünün güneyine doğru devam eder.
Deprem Tehlikesinin En Az Olduğu Alanlar:
1)Konya, Karaman, Taşeli Platosu ve İçel çevresi.
2)Mardin-Şırnak çevresi.
Dünya Üzerindeki Deprem Bölgeleri


1)Atlas Okyanusunun orta kesimi,
2)Akdeniz ve çevresi
3)Büyük Okyanus çevresi (En fazla bu bölgede görülmektedir. Sebebi katı haldeki yerkabuğunun (Sial) ince ve zayıf olmasıdır.)

Deprem Tehlikesinin Az Olduğu Yerler

1. K.Batı Avrupa-Grönland adası
2. Asya'nın kuzeyi (Sibirya)
3. Kanada'nın K.Doğusu
4.Güney Afrika
Depremlerin Meydana Getireceği Zarar Derecesinde;
1)İç ve dış merkezlere olan uzaklık,
2)Depremin süresi ve şiddeti,
3)Zeminin özelliği,
4)Konutlarda kullanılan yapı malzemesinin özelliği etkilidir.
Depremlerden Korunma Yolları
1)Fay hatları üzerinde büyük yerleşim merkezleri kurulmamalı ve yüksek katlı binalar yapılmamalı.
2)Binalardaki yapı malzemesi ve yapı tekniği sarsıntılara dayanıklı olmalıdır.
3)Deprem konusunda halk eğitilmelidir.
4)Binaların yapıldığı zemin sağlam olmalı. Yer altı suyu bakımında zengin olan alüvyal alanlara çok katlı bina yapılmamalıdır.
5)Deprem sırasında merdiven ve tavan boşluklarında durulmamalı. Bina içinde üzerimize düşüp altında kalabileceğimiz mobilya ve eşyalardan uzak durulmalıdır.
6)Bina dışında ise ağaç, duvar ve elektrik telleri gibi devrilebilecek şeylerden uzak durmalıyız.
7)Deprem sırasında mümkünse, yanan sobalar söndürülmeli,elektrik ve su kapatılmalıdır
SİMAY isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
SİMAY kullanıcısına teşekkür eden 2 üye:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011), Hocam34 (19-Mayıs-2014)
Alt 24-Mayıs-2010, 12:26   #7 (permalink)
SİMAY
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2010
Yaş: 35
Mesajlar: 278
Teşekkürleri: 218
165 mesajına 474 kere teşekkür edildi.
Standart

Fay Kaynağı: Fay hattı boyunca yeryüzüne çıkan kaynaklardır. Halk arasında bu
kaynaklara ılıca, kaplıca,çermik, içme ve maden suları denilmektedir.

Ör: Manisa (Kurşunlu, Urganlı, Alaşehir, Demirci), Denizli (Pamukkale, Karahayıt,
Sarayköy, Buldan), Kütahya (Simav),Balıkesir (Edremit, Gönen), Sivas (Balıklı Çermik)
gibi merkezlerde vardır. Bu yerlerin ortak özelliği yer yapılarının özelliğidir.
Kolay eriyebilen kayaların (kalker, jips,kayatuzu) kimyasal yolla erimesi ve tekrar
çökelmesi ile oluşan yer şekilleridir. En fazla Akdeniz Bölgesin’de görülür. Sebebi kalkerli
arazinin geniş yer tutmasıdır
Kimyasal Aşınım Şekilleri:
1. Lapya: Kalkerli arazilerde yağmur ve kar sularının kimyasal aşındırması ile oluşan oluk
şeklindeki yarıntılardır. En fazla Batı Toroslar’da görülür. Karstik şekillerin en küçüğüdür.

2. Dolin: Kalkerli arazilerde erime ve çökme sonucu oluşan tava şeklindeki çukurluklardır.
Lapyaların birleşmesiyle oluşurlar.
3. Uvala: Dolinlerin birleşmesi ile oluşan daha büyük çukurluklardır.
4. Polye (gölova): Uvaladan daha büyük karstik erime ve tektonik çöküntü alanlarıdır.
Ör: Elmalı, Kestel, Tefenni, Gölhisar, Acıpayam, Korkuteli, Muğla Ovaları.
5. Obruk: Kalkerli arazilerdeki mağara tavanlarının çökmesiyle oluşan derin doğal
kuyulardır. Ör: Cennet-Cehennem Obrukları (İçel),Kız Ören Obruğu (Konya) .

6. Düden: Yerüstü sularının yeraltına daldığı veya yer altı sularının yüzeye çıktığı doğal
kuyulardır. Ör: Düden Suyu’nda olduğu gibi.
7. Mağara: Kalkerli arazilerde yer altı sularının kimyasal aşındırması ile oluşan
yeraltındaki boşluklardır. Ör: İnsuyu (Burdur), Karain-Damlataş(Antalya), Narlıkuyu,
Cennet-Cehennem ve Astım Mağaraları (İçel).
8. Çıkmaz Vadi (Kör vadi): Bu vadilerde akarsu bir mağara veya düdene dalarak kaybolur.
Yani vadi bir düden veya mağara ile son bulur.
Kimyasal Birikim Şekilleri:
1. Traverten: Yer altı suları içinde erimiş halde bulunan kalkerin suların yüzeye çıktığı
yerde çökelmesi ile oluşan yer şekilleridir. Çökelme olabilmesi için su içindeki CO2
uçması gerekir. Ör: Pamukkale(Denizli).

2. Sarkıt-Dikit-Sütun: Kalkerli arazilerdeki mağara tavanından damlayan yer altı suları
içindeki erimiş haldeki kalkerin çökelmesi ile oluşur. Çökelme tavanda olursa Sarkıt,
tabanda olursa Dikit , birleşirlerse Sütun oluşur. Ör: Damlataş mağarasında olduğu gibi.
GÖLLER

Kara içlerindeki çukurlukları dolduran durgun sulara göl denir.
Göllerin Özelliğinde (acı, tuzlu, tatlı olmasında) Etkili Faktörler
1. Gölün büyüklüğü ve derinliği:Büyüklük ve derinlik arttıkça tuzluluk azalır.
2. Gölün gideğeninin olup olmaması: Göl sularını bir gideğen ile boşaltabiliyorsa suları
tatlı olur.
3. İklim: Nemli iklim bölgelerinde göllerin tuzluluğu daha azdır. Genelde tatlı suludurlar.
4. Göl çanağını oluşturan kayaların özelliği
OLUŞUMLARINA GÖRE GÖLLER
1.Tektonik Göller: Yer kabuğu hareketleri ile oluşan çukurlukları dolduran sulardır. En
fazla Doğu Afrika’da görülür. Yurdumuzda ise Tuz G., Manyas (Kuş g.), Ulubat, İznik,
Sapanca, Akşehir, Beyşehir, Burdur, Eber, Hazar, Ilgın gölü gibi.
2.Karstik Göller: Karstik bölgelerdeki çukurlukları dolduran durgun sulardır. Ör: Salda,
Suğla, Kestel, Avlan, Kovada gölleri gibi.

3.Buzul Gölleri: Yurdumuza bazı yüksek dağların üst kısmında görülür (Cilo, Sat, Ağrı,
Tendürek, Süphan, Kaçkar, Uludağ, Erciyes, Bolkar, Aladağlar,Bey dağları gibi). Dünya
üzerinde en fazla Kuzeybatı Avrupa’da görülür. Ayrıca Kanada’nın güneyi ile A.B.D’nin
kuzeyindeki göller buna örnektir.
4.Volkanik Göller: Yurdumuzda Nemrut, Meke Tuzlası (Konya –Karapınar),
Gölcük (Isparta), Acıgöl (Konya) gölleri buna örnektir.

5.Doğal Set Gölleri
Heyelan Set Gölü: Tortum, Sera, Abant, Yedi Göller.
Alüvyon Set Gölü: Marmara, Bafa(Çamiçi), Köyceğiz, Eymir, Mogan
Kıyı Set (Lagün): B. Ve K. Çekmece Terkos (Durusu) ,Akyatan, Balıklı, Simenlik

Volkanik Set: Van ,Erçek, Nazik, Balık, Çıldır.
Buzul (Moren set) Set : En fazla K.Batı Avrupa’da görülür.
6.Yapay Set : Baraj gölleri buna örnektir. Yurdumuz akarsuları üzerinde baraj kurmaya
en elverişli bölgemiz D.Anadolu, en elverişsiz bölge Marmara Bölgesi’dir. Hidro elektrik
potansiyeli en fazla olan bölgemiz D.Anadolu Bölgesidir.
Barajların Yapılış Amaçları
Enerji üretmek,
İçme ve sulama suyu sağlamak,
Taşkınları önlemek,
Balıkçılık
*** Türkiye’nin bugünkü yer şekillerinin oluşmasında en az etkili olan dış kuvvet buzullardır.

DALGALAR


Rüzgarların etkisiyle deniz ve göl yüzeylerinde meydana gelen salınımlardır. Dalga boyun rüzgarın hızı arttıkça artar. Dalgalar ayrıca denizlerde meydana gelen volkanizma ve depremlerin etkisiyle de oluşur. Bu dalgalara Tsunomi dalgası denir.
Dalgalar sığ kıyılarda (kıta sahanlığının geniş olduğu) biriktirme, derin kıyılarda ise
aşındırma yapar.
Dalga Aşınım Şekilleri
Falez( Yalıyar): Dağların kıyıya paralel uzandığı alanlarda dalgaların yamacın altını oyması ve üst kısmın çökmesiyle oluşan yer şeklidir. Yurdumuzda Doğu ve Batı Karadeniz kıyıları ile , Teke yarımadası, Taşeli Platosu ve Tekirdağ-İstanbul arasında görülür.

Dalga Biriktirme Şekilleri
1.Kumsal (Plaj): Dalgaların aşındırarak taşıdığı malzemeleri sığ kıyılarda biriktirmesiyle
oluşan kum depolarıdır.

2.Kıyı Oku: Dalgaların taşıdığı malzemeleri deniz içinde veya kıyıya paralel bir şekilde
biriktirmesiyle oluşan yer şeklidir.

3.Kıyı Kordonu (setti) : Kıyı oklarının koy ve körfezin ağız kısmını kapatacak kadar büyümesiyle oluşan yer şeklidir.

4.Tombolo (saplı ada): Kıyı yakınında bulunan ada ile kara arasında dalgaların getirdiği
malzemeleri biriktirmesi sonucu ada karaya bağlanır. Böyle oluşan yer şekline denir.
Ör: Kapıdağ Yarımadası.

GEL-GİT (MED-CEZİR)
Ay ve güneşin çekim kuvveti ile deniz , göl yüzeylerinde oluşan kabarma –alçalma hareketidir. Gel-git olayında Ay’ın etkisi daha ( Dünyaya daha yakın olduğundan,) fazladır.
Ay günü ile güneş günü arasındaki 50 dk. lık farktan dolayı gel-git olayı her gün bir önceki güne göre daha geç gerçekleşir.
Ay ve Güneşin etkisiyle gün içinde iki yükselme ve iki alçalma hareketi olur.
*Yeniay ve Dolunayda büyük gel-git, ilk ve son dördünde küçük gel-git yaşanır.
*Kabarma ve alçalma arasındaki seviye farkına gel-git genliği denir. Gel-git genliği iç denizlerde azdır (40-50 cm). Okyanus kıyılarında fazladır (10-12 m).
Türkiye’yi çevreleyen denizler bir iç deniz olduğu için gel-git olayının etkisi azdır.
*Gel-git olayının etkisiyle akarsuların ağız kısmında oluşan doğal limanlara Haliç denir. Yurdumuzda haliç oluşumu yoktur.

AKINTILAR
1.Dalga Akıntısı
2. Gel-git akıntısı
3.Yoğunluk (tuzluluk) ve seviye farkı akıntısı: Denizlerin boğazlarla birbirine
bağlandığı yerlerde görülür. Ör: Yurdumuzda, Karadeniz’den Akdeniz’e doğru üst akıntı ,
Akdeniz’den de Karadeniz’e doğru alt akıntı olması.
4.Okyanus Akıntıları: Muson rüzgarları ve sürekli rüzgarların etkisiyle okyanuslarda
meydana gelen hareketlerdir.
*Okyanus akıntılarının karşılaşma alanlarında balıkçılık çok gelişmiştir. Sebebi;
balıklar için önemli besin kaynağı olan planktonların çok fazla olmasıdır. Ayrıca sis
olayı da fazla olur.
KIYI TİPLERİ
Kıyıların Şekillenmesinde Etkili Faktörler:
1. Dalgalar
2. Akıntılar
3. Gel-git
4. Akarsular
5. Buzullar
6. İç kuvvetler
7. Kıyıdaki dağların uzanış biçimi
8. Canlılar (Mercanlar) (en az etkili)
9. Rüzgarlar (Dolaylı etkiye sahip)

KIYI TİPLERİ
1. ENiNE KIYILAR:
Dağların kıyıya dik uzandığı yerlerde görülür. Ör: Ege Bölgesi
Kıyıları (Edremit-Kuşadası arası). Bu kıyılarda; girinti-çıkıntı fazladır. Kıta
sahanlığı geniştir. İç kesimlere ulaşım kolaydır. Limanların Hinterlandı geniştir. Deniz
etkisi iç kesimlere kadar sokulabilir.

2. BOYUNA KIYILAR: Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde görülür. Ör:Karadeniz ve
Akdeniz Kıyıları. Bu kıyılarda; girinti-çıkıntı azdır. Doğal limanlar azdır ve hinterlandları
dardır. İç kesimlere ulaşım zordur. Dalga aşındırması ile falez oluşumu fazladır. Kıyı ile iç
kesim arasında iklim, bitki örtüsü, ekonomik faaliyetlerde farklılık fazladır.
3. RİA TİPİ KIYILAR: Akarsu vadilerinin deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir.
Ör: İstanbul-Çanakkale Boğazları, Haliç ve G.Batı Anadolu Kıyılarıdır.

4. DALMAÇYA KIYI TİPİ: Kıyıya paralel uzanmış dağların çukur kısımlarının deniz suları
altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Dağların yüksek kısımları kıyıda adaları oluşturur.
Ör:Adriyatik denizinde Dalmaçya kıyıları (eski Yugoslavya kıyıları). Yurdumuzda
Antalya- Kaş kıyıları buna örnektir.

5. LİMANLI KIYILAR: Geniş tabanlı vadilerin veya koy-körfezlerin deniz suları altında
kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Ör:Karadeniz’in kuzeyindeki kıyılar (Odessa, Dinyeper, ) buna
örnektir. Yurdumuzda ise B. ve K. Çekmece kıyıları böyle kıyılardandır.
6. HALİÇ (ESTUAR) TİPİ KIYILAR: Gel-git olayının etkisiyle akarsu ağızlarında oluşan
kıyılardır. Kuzeybatı Avrupa kıyılarındaki önemli limanlar buna örnektir. Yurdumuzda
yoktur.

7. FİYORT TİPİ KIYILAR: Buzul vadilerinin sular altında kalmasıyla oluşan kıyılardır. Bu
kıyılara en iyi örnek İskandinav Yarımadasındaki kıyılar gösterilebilir. Eğer kıyıda adalar
var ve kıyının girintisi- çıkıntısı fazla ise bu tür kıyılara Skyer tipi kıyılar denir.Ör:Norveç
kıyıları

8. RESİF KIYILARI: Mercan iskeletlerinin üst üste birikmesiyle oluşan kıyı tipidir.
Ör:Mercan adaları kıyıları (Avustralya Kıtasının doğusunda).

Türkiye , kuzey yarım kürede ,Asya ,Avrupa ve Afrika kıtalarının birbirine çok yaklaştığı bir yerdedir. Avrupa ve Asya arasında doğal bir köprü görevini üstlenen Türkiye ,Asya'da yer alan geniş topraklarına Anadolu , Avrupa'daki topraklarına 'da Trakya adı verilir.
Üç taraftan denizlerle çevrili olan Türkiye kuzeyinde Karadeniz , güneyinde Akdeniz, batısında Ege Denizi bulunur. Türkiyenin komşuları ise, doğuda Gürcistan,Ermenistan, Nahçıvan-Azerbaycan ve İran; güneyde İrak ve Suriye; kuzeybatıda Yunanistan ve Bulgaristan'dır. Türkiye 26 ve 45 doğu meridiyenleri ile 36 ve 42 kuzey paralelleri arasında yer alır.
BOYUTLARI VE YÜZÖLÇÜMÜ
Türkiye doğu batı doğrultusunda uzanan bir diktörtgen şeklindedir. Doğudaki en uç noktası Türkiye-İran ve Nahçıvan sınırlarının kavşak noktasıdır. En batı ucu ise, Gökçeada'daki Avlaka Burnu'dur. Kuzeydeki en uç noktası, Sinop ilindeki İnceburun, en güney ucu da , Hatay ilindeki Beysun köyüdür. Türkiyenin eni 680 kilometre, boyu ise 1565 kilometredir. Türkiye 814.578 kilometrekarelik yüzölçümüne sahiptir.
DAĞLAR
Kuzeyde , Karadeniz kıyıları boyunca uzanan dağlara Kuzey Anadolu Dağları adı verilir. Bunların başlıcaları , kıyıda Küre, Canik ve Doğu Karadeniz Dağları, daha doğuda yer alan Kop ve Mescit dağlarıdır.
Güneyde ise, Toros Dağları adı verilen ve kendi içinde üç kısma ayrılan dağ sırası uzanır. Batı Toroslar, Antalya Körfezi çevresinde yer alır. Akdağlar ve Beydağlar en önemlileridir. Orta Toroslar, Taşeli Platosu'ndan başlayıp kuzeydoğuya doğru uzanırlar. Bolkar Dağları, Aladağlar ,Tahtalı ve Binboğa Dağları en önemlileridir. Güneydoğu Toroslar, Nur(Amanos) Dağları ile başlayıp, Doğu Anadolu Bölgesinin güneyinde bir yay çizerek, İrak-İran sınırına kadar uzanan sıradağlarıdır. Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi , Kuzey Anadolu Dağları ile Toros Dağları birbirine çok yaklaşırlar ve geniş, dağlık bir alan oluştururlar. Burada yer alan en önemli dağlar, kuzeyde Allahuekber Dağları , ortada Karasu-Aras Dapları, güneyde de Güneydoğu Toroslar'dır. Ağrı, Tendürek,Süphan, Nemrut bu bölgede yer alan volkanik dağlara örnektir. Bölgede yer alan Ağrı Dağı aynı zamanda yurdumuzun en yüksek dağıdır (5137 m). Batı Bölgede yer alan dağlar ise , kıyıya dik olarak uzanırlar.
En önemlileri, Kaz Dağı, Boz Dağları ve Aydın Dağları 'dır. Bu bölgede iç kesimlerinde ise, Murat Dağı ve Emirdağ yer alır. Kuzeybatı, güneydoğu ve iç bölgede oldukça alçak bir görünüme sahiptir. Kuzeybatıta yer alan Yıldız Dağları , güneydoğuda volkanik bir dağ olan Karacadağ ile iç kesimlerdeki Elmadağ, Sündiken dağları ile Erciyes, Melendiz ve Hasan Dağı en önemli dağlardır.
TARIM
Türkiye çok değişik ürünlerin yetiştirildiği bir tarım ülkesidir. Karadeniz Bölgesi her mevsim yağışlı iklimiyle özellikle çay, fındık ve mısır üretiminde başta gelen bölgedir. Bunun yanı sıra balıkçılık , özellikle de hamsi bölge ekonomisi için önemlidir.
Marmara Bölgesi, özellikle Trakya , ayçiçeği üretiminde son derece önemli bir paya sahiptir. Marmara'nın güney ve batısında zeytincilik de önemlidir. Adapazarı ise yetiştirdiği patatesleri ile ünlüdür. Bu bölgede küçük ve büyükbaş hayvancılığın yanı sıra Trakya 'da mandıracılık da gelişmiştir.
Ege Bölge'sindeki Gediz , Küçük ve Büyük Menderes ovalarında yetiştirilen haşhaş,turunçgiller,sebze ve meyve,özellikle de incir,bölge ekonomisine büyük katkı sağlar. Bu bölgedeki Manisa ili yetiştirdiği karpuzlarla ün kazanmıştır.
Akdeniz Bölgesi'nin tarımsal ürünleri narenciyeye dayanır. Ayrıca Türkiye'nin en verimli ovası olan Çukurova pamuk üretiminde ülkede ilk sıradadır. İsparta 'da da gül üretimi bölge ekonomisine katkı sağlamaktadır.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde Antep fıstığı ,üzüm,tahıl, Düyarbakır ve çevresinde karpuz yetiştirilir. Bölgede arıcılık da önemlidir.
Doğu Anadolu Bölgesinde ise büyükbaş hayvan yetiştiriciliği geçim kaynaklarının başında yer alır. Bunun yanı sıra tahıllar ve şekerpancarı ,bölge ekonomisine katkı sağlar. Kayısı da Malatya 'nın simgesi haline gelmiştir.
İç Anadolu Bölgesi Türkiye'nin tahıl ambarıdır. Özellikle Konya, tek başına ülkenin en önemli buğday üretim merkezidir. Meyve, sebze ve şekerpancarı üretimi ile küçükbaş hayvan besiciliği bölgenin diğer gelir kaynaklarındandır.
ENDÜSTRİ
Türkiye , 1950'li yılların sonuna kadar, ağırlıklı olarak tarıma dayalı bir ekonomiye sahipti. 1960 yılından sonra planlı ekonomiye geçip ve tarımsal alandaki teknolojik ilerlemeler sonucu sanayi alanında önemli bir canlanma başladı. Bugün ülkede imalat,madencilik ve enerji alanında önemli yatırımlar gerçekleştirilmiştir. Özellikle Marmara Bölgesi, İstanbul,İzmit ve Bursa civarında imalat ve montaj sanayi gelişmiştir. Ülkenin yeraltı kaynakları da oldukça zengindir. Özellikle Zonguldak ve civarında kömür madenleri,Murgul'da bakır işletmeleri, İskenderun 'da demir ve Batman'da petrol üretimi önemlidir. Bunların dışında krom,kurşun,tuz,civa gibi diğer madenler de sayılabilir. Enerji alanında da özellikle termik ve hidroelektrik santraller ülkenin enerji ühtiyacını karşılamaktadır.
TURİZİM
Türkiye son yıllarda turizim açısından çok önem kazanmıştır. Ilıman iklimi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra,tarihsel ve arkeolojik bakımdan da çok önemli bir ülke olan Türkiye, bu alanda yeni yatırımlarla ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Karadeniz Bölgesinde yer alan Sümela manastırı,Marmara Bölge'sinde Truva antik kenti, Ege'de Bergama ve Efes , Akdeniz'de Aspendos , batık kent kekova yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.
alıntı
SİMAY isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
SİMAY kullanıcısına teşekkür eden 3 üye:
Ayşenur KILIÇ (07-Temmuz-2011), Hocam34 (19-Mayıs-2014), zumrut_ (24-Mayıs-2010)

Alt 07-Temmuz-2011, 00:13   #8 (permalink)
Ayşenur KILIÇ
Süper Moderatör
 
Ayşenur KILIÇ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 04-Haziran-2009
Mesajlar: 2.464
Teşekkürleri: 3.081
456 mesajına 1.430 kere teşekkür edildi.
Standart

Paylaşım için teşekkürler.
Ayşenur KILIÇ isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
Alt 19-Mayıs-2014, 14:17   #9 (permalink)
Hocam34
Üye
 
Üyelik tarihi: 03-Mayıs-2014
Ad- Soyad: Ersin Tez
Yaş: 44
Mesajlar: 34
Teşekkürleri: 42
1 mesajına 1 kere teşekkür edildi.
Standart Cevap: Coğrafya Ders Notları..(KPSS)

teşekkürler.
Hocam34 isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
coğrafya, ders, notları, notlarıkpss


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 14:56.


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Powered by BizimCografya.com® Copyright ©2008 - 2011, Baylas
Bu Forumda üyeler kendi düşüncelerini yazabilir bu yüzden yazılan içeriklerden BizimCoğrafya.com Sorumlu tutulamaz. Yinede Yasalarca yasaklanmış içerikleri yada telif hakkı olabilecek içerikleri şikayet etmek için info@bizimcografya.com adresine mail atabilirsiniz, en kısa sürede dönüş yapılacaktır...

Baylas | Coğrafya | Sınav | Mynaq