Haklısınız kader hanım, sanırım kolay değil.. :D :D

Bu konuda yaza yaza usandım. Birileri kuyuya taşlar atıp, kuyunun suyunu bulanık hale getirdi. Şimdi suyu nasıl durultacağız diye düşünüp duruyoruz.
Bu konuda bizlerin yapacağı şey; mevcut resmi yazılardan, olması gereken doğru sonuçları çıkarıp yorumlamaktır. Ancak ne yazık ki gerek öğretmenlerimiz, gerek idarecilerimiz olması gereken sonuçları değilde olmaması gereken sonuçları çıkarıyorlar. Yanlış uygulamalar yapıyorlar. En basiti;
1- ''seçmeli 2 saat alındığında 2 saat zorunluya giren öğretmenin seçmeli derse de girmesi esas olmasına'' rağmen ders ayrı ayrı öğretmenlere veriliyor. Bunun sonunda olacak şudur: 2 öğretmen de aynı müfredat programını verecektir.Çünkü ayrı ayrı ders kabul edildiğinde 2 dersinde kazanımı 25'tir. Bu anlamda böyle bir uygulamanın hiçbir mantıki izahı yoktur.
2-'' 2 saat ortak dersin yanında 2 saat seçmeli dersin alınması halinde 4 saatlik kazanım(36) verilir.'' hükmü dersi 4 saatlik programı olan tek derse dönüştürür. Dolayısı ile sınavları da tek ders ve 4 saatlik için olması gereken sayıda olması gerekir.(yani en az 3 yazılı,1 sözlü).
Buna rağmen; 4 saatin tek öğretmene verilmesine bağlı olarak, arkadaşlar açıklamada belirtilen 36 kazanımı vermek için; olayı iki farklı ders gibi algılayıp 2 yıllık plan yapıyorlar. Bunun sonunda 25 kazanımlık 2 ayrı plan yapılamayacağı için; 25 kazanımlık bir plan, bir de 11 kazanımlık (böyle bir seçmeli dersin müfredat programı yoktur.) plan yapılyor. Bunu hiçbir mantık açıklayamaz. 36 kazanımın verilmesi ancak 4 saatlik ders kabul edilip uygulanması ile mümkündür.
Yakın zamanda okul ders modülünde bu tip durumlar için tek modül açılacağını düşünüyorum. Bu konu da resmi makamlarda bir çalışma yürütüldüğünü biliyorum.

Bu sorun; bir biçimiyle bu yıl çözülür ve netleşir. Ancak Müfredat programının uygulanabilirliğinde daha önceki açıklamalarda belirtiğim gerekçelerle büyük sıkıntılar doğacağını düşünüyorum.
Gelecek yıl da bu durum gündemi oluşturacaktır.

Hakan hocam yukarıda belirtmiş olduğun görüşlerine tüm yüreğimle katılıyorum,daha nasıl ifade edilebilirki...

Güngör hocam sizde olmasanız halimiz nice olur biz coğrafyacıların.. :)

Güngör hocam biz olayı iki farklı ders gibi algılamıyoruz,mevcuttaki zaten iki ayrı derstir,birisi zorunlu ,diğeride seçmeli coğrafyadır herkesin bildiği gibi.Bir sınıfta seçmeli coğrafya dersini seçmeyen öğrenciler olunca tek planın uygulanması imkansız hale gelirki benim girdiğim sınıflarda sınıfın bir kısmı seçmeli coğrafyayı seçmiş bir kısmı ise sadece zorunlu coğrafya dersini görüyor,bu durum karşısında nasıl tek yıllık plan yapılır,en mantıklı olan iki ayrı derse iki ayrı yıllık plan yapmaktır,bu yönde seçmeli dersin müfredatının olup olmadığı çok önemli değildir,önemli olan öğrencilere 36 kazanımın verilmesidir,T.T.K öğretmenleri kendi başlarını bağlamak zorunda bırakmıştır,T.T.K'NUN bu konuda yaptığı düzenlemenin neresinde mantık varki bizim bulduğumuz çözümü mantıksız bulsun. Birde şu anda gündenmde olan T.T.Kurulunun bir çözümü varki tamamiyle akıl dışı,söylentilere göre iki ayrı ders tek planla yapılacak öğrenciler 3 yazılı sınav olacak ,alacakları bu notlar her iki ders içinde geçerli olacak,yani öğrenci bir dersten başarısız oldumu diğerindende başarısız sayılacak,madem böyle bir çözzüm düşünülüyor neden coğrafya seçmeli ve zorunlu olarak iki ayrı derse döniştürüldü,bu mudur mantıklı çözüm,bu mudur soruları aklı selim yoluyla çözmek.Eğer talim terbiye olaya bir açıklama getiremiyorsa ben zümre kararıyla gerekeni yaparım hiç bir kurumda sen bana neden böyle bir uygulama yaptın diyemez,eğer derse sorunu neden çözmedinizde öğretmenleri böyle sıkıntı içinde bıraktınız derler adama..
Ben iki ayrı ders olarak uygulama yaptım ve planlarımıda iki ayrı yıllık plan olarak düzenledim ,sonuna kadar da bunun arkasındayım :)

Cahit Hocam;
1- Sizin okulda ortaya çıkan durumun olabileceğini daha önce vurgulamıştım. Demokratik bir işleyişle bazı öğrencilerin seçmeli dersi almaması gayet doğal.
Ancak sizdeki 4 saatlik ders alanlarla, 2 saat zorunlu alanların aynı sınıfta, aynı saatte, aynı dersi işlemeleri yanlış. Okul idareleri bu durumlarda yeterli sayıda(sınıf açacak kadar) öğrenci dersi seçmiş ise mutlaka ayrı sınıf oluşturmalıdır.(Aslında bu okulda coğrafya ders saatinin fazlalaşmasında bir avantaj olabilir.).Fiziki koşullarını ve ders programını buna göre düzenlemek idarenin görevidir. Bu gerçekleşmez ise sizdeki kaosun yaşanması kaçınılmaz olup, sorumlusu okul idaresidir. Eğer idare gerekli koşulları düzeltir ise, 4 saat alan sınıflarda 36 kazanım, almayan sınıflarda 25 kazanım verilir ve herhangi bir sorun olmaz.
2- Talim terbiyenin çalışması diye söylediğiniz; seçmeli dersin seçilmesi durumunda yapılan sınavlarda öğrencinin sınav notlarının; ayrı ayrı aynı olmak koşuluyla iki ders için verilmesi şeklindeki bir düzenleme çalışmasının olduğunu düşünmüyorum. Ki olamaz da.
3-Bildiğim kadarıyla,Talim terbiyenin bu noktadaki düşüncesi 2+2=4 nin iki ders gibi değil, tek ders gibi değerlendirilmesi ve algılanmasıdır.Bu koşulu taşıyan sınıflarda aynı öğretmenin derse girmesi mantığının temelinde bu yatmaktadır.

BANA GÖRE; BU SORUNLAR BİR BİÇİMİYLE BU YIL AŞILIR. ASIL SORUN ; ALANLARIN KALKMASI İLE COĞRAFYA DERSLERİ PROGRAMININ UYGULANABİLME MANTIĞININ BÜYÜK DARBE ALMASIDIR.BU UYGULAMALAR İLE PROGRAMIN SARMAL YAPISI İŞLERLİĞİNİ KAYBEDECEKTİR. ÇÜNKÜ PROGRAM VE MÜFREDAT, BELİRLİ DERS SAATLERİ TEMELİNDE, (ALANLAR , YGS VE LYS DİKKATE ALINARAK;) BİRBİRİNİ TAMAMLAYAN SARMAL BİR YAPIYA SAHİPTİR. ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA BUNU AÇIK BİR ŞEKİLDE GÖRECEĞİZ VE TARTIŞACAĞIZ.

bu meb ne işe yarıyor allah aşkına?

Herkesin derdi aynı ama yok ki bir resmi ağızdan adam gibi açıklama.